Yazar | Özgür Sunay
Yeni sayımızdan Merhaba, evet yılı kapatıyoruz. Öncelikle herkese mutlu, sağlıklı, huzurlu bir yıl diliyorum. 2020 yılı içerisinde dergi olarak özellikle son 5 aydır Ağustos itibarı ile yoğun olan bir zaman geçirdik. Bu anlamda 2021 itibarı ile de yine yoğun olacağımız hazırlıklarımızı dergi olarak planladık ve yaptık. Alt yapı olarak ise yine 2021 yılında bir yatırımımız internet sitemize yapacağız. Yeni projelerimiz online dijital olarak ayrıca gündemimizde yer alıyor. Bu çalışmalar üzerine yoğunlaşacağımız bir yıl olacağını tahmin ediyorum. Otomobil pazarına bakacak olursak; 2020 yılı Ocak-Ekim döneminde toplam pazar geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 78 artarak 605 bin 390 adet düzeyinde gerçekleştiğini OSD (Otomotiv Sanayi Derneği) verilerinden öğreniyoruz. Bu dönemde otomobil pazarı ise yüzde 73 oranında arttı ve 465 bin 31adet olarak gerçekleşti. ODD (Otomotiv Distribütörleri Derneği) verilerine baktığımızda ise; Otomobil satışları, 2020 yılı on aylık dönemde geçen yıla göre %73,1 oranında artarak 465.031 adet olurken, hafif ticari araç pazarı da %99,7 artarak 123.323 adede ulaştı. 2020 yılı Ocak – Ekim ayları içerisinde ise Otomobil ve Hafif Ticari araç satışı olarak şu anda toplamda 104.526 adet ile Fiat markası yer almakta. Hemen ardından ise; 77.396 toplam satışı ile Renault markası geliyor. Böylelikle az-çok fikriniz olması açısından da Türkiye’de Otomobil pazarı hakkında geçtiğimiz 2020 yılı için size biraz bilgi vermek istedim. Pazar bu şekilde eğer 2021 yılında da artış göstererek gider ise eski yıllarda ki adetleri zamanla yakalayacaktır. Ama pandemi dolayısı ile yine 2020’de olduğu gibi otomotiv üreten fabrikalar Dünya’da kapanır ve bir tatile girer ise o zaman pazarın gidişatı ve seyredişi de 2020 yılı ile aynı olacaktır. Ama 2021 yılı için bu tarzda bir önlemi şu an için otomotiv pazarı için ben düşünmüyorum. 2021 yılında otomotiv pazarı biraz daha yeni modeller ile rahatlayacak gibi. Bu anlamda da 2. el otomobil satışları için dergimizin içerisinde de yer verdiğimiz konu ile ilgili kişilerin görüşlerinde de yer aldığı üzere 2021 itibarı ile fiyatlarda bir düşüş yaşanması muhtemel gözükmektedir. Zaten içinde bulunduğumuz Aralık ayı bunun sinyallerini 2. el pazarında da vermeye başlamıştır. 2. el araç pazarında fiyatların düşmesini beklemekteyiz. Şu anda 50-100 bin bandında tahmini olarak sınıfına oranla 5 yaş, 10 yaş, 15 yaş hatta 20 yaş ve üzeri araçlar yer almaktadır. Fakat bu araçlar aylarca tarafımızdan pazarda inceledikten sonra tüketicinin ve otomobil severlerin alıp binmek isteyeceği araç tarzında temiz bir araç skalası oluşturmamaktadır. 50-100 bin bandında bulunan çoğu araçların bir den fazla kazalı hatta ağır hasarlı pert oldukları ve bu şekilde vatandaşa satıldığı görülmektedir. Kaldı ki geçtiğimiz yıl Ekim ayında Renault Clio başlangıç sıfır fiyatı kampanya ile 77.000 TL ‘ye alınabiliyordu. Tüm bunları düşündüğümüzde 50-60-70 bin bandında 2.el’de yaşı küçük olan temiz kazasız ya da az kazalı ciddi bir kusuru olmayan, az boyalı veya boyasız araçta bulmak artık imkansız bir hal almıştır. 70-100 bin bandına 2.el’de baktığımızda ise halen daha 20-30 yaşında exper raporu bile olmayan araçların kusurlu bir şekilde satıldıkları görülmektedir. Bu durumda vatandaş ülkemizde bu araçları satın alarak maddi anlamda ki yatırımlarını bu tarz araçlara mı yapacaklardır? Peki bu tarz 5-6 parçası değişmiş, çoğunun ön kaput, sağ ve sol çamurluğu aynı zamanda da bagaj kapağı ağır hasar aldığından değişmiş ve boyatılmış olan bu araçların bu kadar fahiş fiyatlar ile vatandaşlarımız tarafından satın alınması doğru bir şey midir? Bu araçların servis ve sanayi bakımları tamirleri ekstra olarak ceplerinden çıkacak paralar bu araçların satın alınması konusunda bu kadar paralar ödenerek ne kadar gerçekçi bir davranıştır. Bunların hepsinin ülkemiz ekonomisi tarafından düşünülmesi ve ona göre hareket edilmesi gerektiği kanaatindeyim. Ülkemizde artık 2.el’de nasıl sıfır araç alınıp binilebiliyorsa aynı şekilde temiz ve daha uygun fiyatlar ile bu araçlara ulaşılması gerektiğini, daha iyi ve doğru düzgün araçlara binilmesi gerektiğini aynı zamanda satın alındıktan sonra herhangi bir şekilde sanayi tamir masrafının da daha az olmasını savunan biriyim. Bu sebeple’de insanları satın alacağı 2.el otomobillerin temiz araç olması gerekmektedir. Ben bütün ilan açıklamalarına baktığımda Ağır Hasar Kaydı ibaresini görmek zorunda değilim. Dünya’da olduğu gibi bizde 30-60 bin aralığında, 60-100 bin bandında doğru düzgün içimize sinen verdiğimiz parayı hak eden acımadığımız araçları satın alabilelim.
Türkiye’de tek dileğim 2. el araç pazarında da bu yöndedir. Sevgilerimle,
Herkese temiz yeni bir başlangıç yapacağı Yeni Yıllar Diliyorum…
Umut Özgür Sunay