Yayın: Automobile Magazine Dergisi,
Sözcü: AKO GrupYönetim Kurulu Üyesi Safa Özcan , Umut Özgür Sunay Genel Yayın Yönetmenimizin “Özel Röportaj” sorularını yanıtladı…
- Okurlarımıza kendinizden biraz bahsederek, genç yaşta bu kadar kıymetli dev bir şirketin, kuruluşun Yönetim Kurulu Üyesi olarak görev almak nasıl bir iş disiplini, sorumluluk ve performans gerektiriyor? Bu adımları nasıl ilerleyerek bu kadar genç girişimci olabildiniz ve AKO Grup Yönetim Kurulunda yerinizi aldınız? Günlük İş ve Özel yaşamınız nasıl geçmektedir? Bilgi verirseniz seviniriz…
2009 yılında Bilkent Üniversitesi İşletme Bölümünden mezun oldum. Ancak okul dönemi de dahil olmak üzere 2005 yılından bu yana AKO Grup’ta çeşitli pozisyonlarda çalıştım. 2011 yılından bu yana AKO Grup Yönetim Kurulu Üyeliği görevini yürütmekteyim. Genç yaşta böyle büyük bir sorumluluğun altına girmek, kesinlikle ciddi bir iş disiplini, yüksek sorumluluk bilinci ve sürekli olarak yüksek bir performans gerektiriyor. İş hayatındaki adımlarımı planlarken ve bu noktaya gelene kadar izlediğim yolda, öncelikle kendime olan inancımı ve azmimi hiç kaybetmedim. Üniversite eğitimim sırasında edindiğim teorik bilgileri, iş hayatında pratiğe dökerek sürekli olarak kendimi geliştirmeye çalıştım. AKO Grup’un dinamik yapısı ve vizyonu, genç girişimciler için büyük fırsatlar sunuyor. Ben de bu fırsatları en iyi şekilde değerlendirmek adına çok çalıştım ve stratejik kararlar alırken yenilikçi yaklaşımlar benimsedim. Günlük iş hayatım oldukça yoğun geçiyor. Toplantılar, strateji belirleme çalışmaları ve çeşitli projelerin takibi günümün büyük bir kısmını oluşturuyor. Her gün yeni bir öğrenme fırsatı ve her adımda daha da ileri gitme arzusu ile çalışıyorum. Özel hayatımda ise, ailem ve sevdiklerimle vakit geçirmekten büyük keyif alıyorum. İş ve özel yaşam arasındaki dengeyi kurmak, hem kişisel mutluluk hem de profesyonel başarı için çok önemli. Bu süreçte edindiğim deneyimler ve karşılaştığım zorluklar, beni hem profesyonel hem de kişisel olarak olgunlaştırdı. AKO Grup’ta aldığım her kararın, şirketin geleceğine olumlu katkı sağlaması için titizlikle çalışıyorum. Herkese, hedeflerine ulaşmak için azimle çalışmayı ve asla pes etmemeyi tavsiye ederim.
- AKO Grup, yüzde 100 yerli sermayeye sahip lastik markası öncelikle herkesin bildiği Petlas markası ve AKO Akü ve Turbo Akü, jant sektöründe AKO Jant, lastik kaplamada Contra markası ve AKO Ömrünü Tüketmiş Lastik (ÖTL) Geri Dönüşüm tesisi ile otomotiv yan sanayii alanında faaliyet gösteriyor. Faaliyetlerinize hangi şirket ve markalarınız ile hangi ülkelerde daha çok yatırım yapmak sureti ile geçmiş ve gelecekte devam etmektesiniz? Bu ülkelerin tabi ki en başında Türkiye gelmektedir bunu bilmemize rağmen daha çok hangi pazarlara, ülkerlere ne kadar bir sermaye ile giriş yada ortaklıklar kurmaktasınız? Gelecekte daha çok var olan ya da olmakta olan projeleriniz arasında ülkeler ve daha çok hangi sektörünüz (markalarınız) yer alacaktır?
AKO Grup olarak yüzde yüz yerli sermayeli ülkedeki en büyük lastik üreticisiyiz. Petlas markamızla ISO 500 Türkiye’nin en büyük sanayi kuruluşları sıralamasında 70’inci, Fortune 500 sıralamasında Türkiye’nin en büyük 108’inci şirketi olduk. Diğer yatırımlarımız olan Jant, akü ve Ömrünü Tamamlamış Lastik Geri Dönüşüm alanlarındaki üretim tesislerimizi de yine Türkiye’de gerçekleştirdik. İhracat alanında da Türkiye’nin lastik sektöründeki en büyük ihracatçısıyız. Ülkemizin konumu sektörümüz ve ihracat açısından büyük avantaj yaratıyor. Bu avantajı koruyarak ülkemizde büyümeyi planlıyoruz. Bu kapsamda Petlas fabrikamıza yaptığımız en son yatırım için yine Kırşehir’i belirledik. 2011’de yatırımına başladığımız Ankara Temelli’deki AKO Jant fabrikamız, 2013’te Çankırı’daki yatırımımız olan AKO Akü fabrikamız ve 2022’de Ankara Temelli’de gerçekleştirdiğimiz AKO Ömrünü Tamamlamış Lastik Geri Dönüşüm Tesisimizle tüm yatırımlarımızı ülkemize yaptık. İlerleyen süreçte de yatırımlarımızı yine ülkemizde sürdürmeyi planlıyoruz.
Stratejik hedeflerimiz doğrultusunda şimdilik gündemimizde yurtdışı yatırımları ve işbirlikleri yer almıyor.
- AKO şirketler grubu olarak 2023 yılında 14 milyar 662 milyon TL’lik bir ciroya ulaştınız. 2024 hedeflerinizden biraz bahsedebilir misiniz? Bu yıl sizler için nasıl geçiyor? Zorlukları var mıdır?
2024 yılı hedeflerimiz, 2023 yılındaki başarıyı daha da ileriye taşımak yönünde şekillendi. 2024 yılında sürdürülebilir büyüme hedeflerimiz doğrultusunda yeni yatırımlara ve projelere hız kesmeden devam ediyoruz. Yılın ilk yarısı, hedeflerimize ulaşma yolunda olumlu gelişmelerle geçiyor. Kırşehir’de kurmayı planladığımız ve 2023 yılının sonlarında ilk adımlarını attığımız 360 milyon dolarlık fabrika yatırımımız ile binek ve hafif ticari araçlar için yeni nesil lastik üretim teknolojilerine sahip bir fabrika geliştiriyoruz. 2025-2026 yılları arasında tamamlanmasını planladığımız bu yatırım sayesinde markamızın yıllık üretim kapasitesine 100 bin ton ekleyerek, toplamda 340 bin ton üretim kapasitesine ulaşacağız. Ayrıca, yeni fabrika yatırımıyla birlikte 2 bin kişiye yeni istihdam fırsatı sunacağız. Bu süreçte, global ekonomideki dalgalanmalar ve sektörel rekabet gibi faktörler, dikkatle yönetmemiz gereken unsurlar arasında. Ancak, AKO Grup olarak, yenilikçi ve proaktif yaklaşımlarımızla bu zorlukların üstesinden geleceğimize inanıyoruz. Ülkemize ve sektörümüze değer katmak adına durmaksızın çalışacağız.
- Sivil ve askeri havacılık uçakları ve tüm platform lastiklerinin ürün onayını kapsayan “Uluslararası Akredite Merkezi” unvanını almaya hak kazandınız. Bu unvanla Petlas hava aracı lastiklerini akredite edebilen dünyanın dördüncü, Türkiye’nin ise ilk markası oldu. Bu şu mu demek oluyor Yeni gelecek ABD’den alınan tüm savaş uçaklarının buna yeni F16’lar da dahil olmak üzere tüm lastiklerini Türkiye’de üretip Petlas olarak sizmi sağlayacaksınız?
Türkiye’deki tek akredite lastik test pistine sahip olan Petlas markamızla, bu alandaki yetkinliklerimizi bir adım daha ileriye taşıyarak milli havacılık lastiklerinin ürün onayını kapsayan Uluslararası Akredite Test Merkezi unvanını kazanan dünyada 4’üncü, Türkiye’de ise ilk marka olduk.
Savunma sistemlerinde yerlilik oranı ve ürünün kritik hususlarına sahip olmak ülkeler açısından büyük önem taşıyor. Petlas markamızla, milli havacılık ve savunma sanayisinde dışa bağımlılığı ortadan kaldırmaya yardımcı lastiklerimizle, ülkemize katma değer sağlamaktan büyük bir mutluluk duyuyoruz. Bu doğrultuda, TUSAŞ ve TÜRKAK tarafından layık görüldüğümüz Ulusal Akreditasyon sertifikası ile Türkiye’de bir ilke imza atmak bizim için çok onur ve gurur verici. “Uluslararası Akredite Merkez” unvanı ile Petlas, global standartlarda üretim yapabilme kapasitesini tescillemiş oluyor. Bu durum, sadece yurt içinde değil, uluslararası pazarda da rekabet gücümüzü artıracaktır.
Ülkemizin son dönem savunma sanayi havacılık alanında geliştirdiği milli hava araçları projeleri ve Türkiye’nin kullanımında olan F-16, F-4, F-5 uçak modelleride dahil 15 farklı platformundaki 22 farklı lastiği kendi know-how’ımızla üretiyoruz. Bu lastiklerin uçak altında kullanımları için gereken sertifikalandırmayı da bu akreditasyonla sağlayabilir hale geliyoruz. Böylece hava araçlarının hem lastiklerinde hem de uluslararası onay iradesinde dışa bağımlılıktan kurtuluyoruz.
Savunma sistemlerinde yerlilik oranının yüksekliği ve ürünün kritik parçalarına sahip olmak ülkeler açısından büyük önem taşıyor. Bu sertifikasyonla Petlas olarak, sivil ve askeri havacılık lastiklerinin kabul ve onay sürecinde dışa bağımlılığı ortadan kaldırmış oluyor. Bu sertifikasyonla F-16 lastikleri de dahil olmak üzere yerli olarak geliştirilen KAAN, HÜRJET, HÜRKUŞ, Bayraktar TB2, Akıncı, Atak II, Gökbey gibi hava araçlarının lastiklerinin test süreçlerini dışa bağımlı olmadan kendi bünyemizde tamamlayabileceğiz.
Petlas’ın kuruluş dönemindeki stratejik amaç ülkenin savunma sanayi alanındaki lastik ihtiyacını dışa bağımlılıktan kurtarmaktı. Bugün bu amaca yönelik katkıyı tam olarak sağlayabiliyoruz. Türkiye’nin savunma sanayisindeki yerlilik oranını artırma hedefi doğrultusunda, Petlas olarak daha fazla sorumluluk alacak ve bu alanda daha yenilikçi ve ileri teknolojilere yatırım yapmaya devam edeceğiz.
Ürettiğimiz lastiklerin hiçbirinde dışardan alınmış lisans kullanılmıyor. Ürünlerimiz, tam donanımlı Ar-Ge laboratuvarlarımızda geliştiriliyor. Petlas’ın sermaye ve bilgi birikiminin yanı sıra, bu topraklardan yetişmiş akıl ve beden gücüyle üretiliyor, kendi bünyemizdeki akredite test pistimizde test ediliyor.
- Petlas, Uludağ Otomotiv Endüstrisi İhracatçıları Birliği’nin (OİB) açıklamış olduğu İhracatın Şampiyonları listesinde “Altın İhracatçı Ödülünü” almaya hak kazandı. “İhracatın Şampiyonları listesinde” olmak sizde nasıl bir duygu uyandırmaktadır?
Bu ödül, bize doğru yolda olduğumuzu ve attığımız adımların karşılığını aldığımızı gösteriyor. Aynı zamanda, gelecekteki hedeflerimize ulaşmak için motivasyonumuzu artırıyor. Petlas olarak, ihracat faaliyetlerimizi daha da güçlendirerek ve yeni pazarlara açılarak, Türkiye ekonomisine katkı sağlamaya devam edeceğiz. Bu başarıda emeği geçen tüm çalışma arkadaşlarıma, iş ortaklarımıza ve bize güvenen müşterilerimize teşekkürlerimi sunarım. Birlikte daha büyük başarılara imza atacağımıza olan inancım tam.
“Sn. AKO Grup Yönetim Kurulu Üyesi Safa Özcan bey‘e Özel Röportajı ve röportaj sorularımızı yanıtladığı için ayrıca teşekkür ederiz.”