Akış prosesleriyle ilgili eğilime paralel olarak, başta otomobil olmak üzere, diğer sanayilerde de değiştirilebilen parçalar ve montaj hattı tekniklerinin uygulanmasıyla benzer verimlilik kazançları ortaya çıkmıştır.
Birleşik Devletler sanayisinin 1870 ile 1940 arasındaki dönemde sermaye yoğun bir teknoloji değişme çizgisi izlediğine ve ülkenin sahip olduğu bazı özel koşulların, bu ülkenin diğer ülkelerin önüne geçmesini sağladığına işaret etmiş bulunuyoruz. Bu tarzda bir gelişmenin nedeni, Amerikan girişimcileri ve mühendislerini, emeği makineyle ikame eden üretim teknikleri aramaya ve niteliksiz ya da yarı nitelikli işçilere göre sayıları çok az olan nitelikli emeğin daha etkin kullanım olanaklarını aramaya yönlendiren, nitelikli işgücü eksikliği idi.
Bu amaca ulaşabilmek için, bazı nitelikli makinistler ve montörlerin yerine daha az nitelikli montaj işçilerinin kullanabilmesine imkan verecek olan değiştirilebilir parçaların kullanılması esastır. Charles Babbage (1834), daha önceden böyle bir stratejinin imalatçılar için uygun olduğunu belirtmiştir.
Charles Babbage, kuşkusuz bilgisayarın mucidi olarak yaptığı çalışmalarla ve Cambridge Üniversitesinde matematik profesörü olarak tanınmaktadır. Rosenberg (1994), özellikle Babbage’ın daha sonraki dönemlerde “zaman ve hareket analizi” diye bilinecek teknikleri ortaya koymasının yanı sıra, Adam Smith’in iş bölümü ilkesini, yeni açılımlara doğru genişleten düşüncelerinin yer aldığı “Makineler ve İmalat İktisadı” adlı eseriyle yeniden keşfeden bir iktisatçı olarak her türlü övgüyü hak ettiğini ifade etmektedir. Rosenberg’in ;
“İmalat ustaları işi, her birinden değişik beceriler ve güçler gerektiren farklı işlemlere bölerek, her iş için gerekli miktarda, farklı emek kullanabilecektir;buna karşılık işin tamamı bir tek işçi tarafından yapılacak olursa, hem çok beceri hem de çok güç isteyen işlerin aynı kişi tarafından yapılması gerekeceğinden basit işleri de bu kişinin yapması iş gücü kaybı anlamına gelecektir. (Rosenberg, 1994)