ABD Başkanı Donald Trump’ın fosil yakıt üretimini artırma, açık deniz sondaj yasaklarını kaldırma ve İsrail ile Hamas arasında yakın zamanda imzalanan ateşkes anlaşması gibi yeni enerji politikalarının ardından petrol fiyatları haftalık düşüşe hazırlanıyor.
Uluslararası endeks Brent ham petrolü, Cuma günü yerel saatle 15.28’de (12.28 GMT) varil başına 77.97 dolardan işlem gördü. Geçtiğimiz haftaki kapanış fiyatı olan varil başına 79.87 dolara göre yaklaşık yüzde 2.4 düştü.
Amerikan endeksi West Texas Intermediate (WTI) ise Cuma günü aynı saatlerde varil başına 74,89 dolardan işlem gördü. Bu, geçen Cuma günkü seansın varil başına 77,24 dolardan kapanmasına kıyasla yaklaşık yüzde 3’lük bir düşüş anlamına geliyor.
Petrol fiyatları, Başkan Trump‘ın ikinci döneminin başlarında ‘ulusal enerji acil durumu’ ilan etmesinin ardından hafta boyunca genel olarak düşüş yaşadı ve bu durum ABD enerji politikasında önemli değişimlerin sinyalini verdi.
Beyaz Saray‘ın bir yürütme emri, ABD enerji üretimindeki eksikliklerin ekonomik ve ulusal güvenlik için ‘olağanüstü bir tehdit’ oluşturduğuna dair endişeleri vurguladı ve fosil yakıt üretimini artırma planlarını teşvik etti. Trump ayrıca Alaska’nın doğal kaynaklarından yararlanmak için bir emir imzaladı ve Biden yönetimi sırasında uygulanan açık deniz petrol ve gaz sondaj yasaklarını geri aldı.
Geçtiğimiz yıl ortalama 13 milyon varil/gün (bpd) rekor seviyelerine ulaşan ABD petrol üretiminin, Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü‘nün (OPEC) üretimindeki düşüşü telafi etmeye yardımcı olması bekleniyor. Suudi Arabistan liderliğindeki OPEC ülkeleri ve Rusya liderliğindeki OPEC dışı üreticileri içeren OPEC+ grubu, gönüllü kesintiler de dahil olmak üzere şu anda yaklaşık 5,85 milyon bpd tutarında arz kesintileri uyguluyor. Uzmanlar, artan ABD üretiminin kısa vadeli arz büyümesine katkıda bulunabileceğini ve böylece aşağı yönlü fiyat hareketlerini destekleyebileceğini öngörüyor.
Bu arada, Trump’ın Meksika ve Kanada’dan gelen tüm mallara %25 gümrük vergisi önerisi, Çin ithalatına ek %10 gümrük vergisiyle birlikte, olası ekonomik sonuçlar ve azalan petrol talebi konusunda endişeleri artırdı. Bu faktörler petrol fiyatları üzerinde ek bir aşağı yönlü baskı oluşturabilir.
Ayrıca analistler, Trump’ın enerji politikası hedefleriyle uyumlu olarak petrol fiyatlarını varil başına 70-80 dolar aralığında hedeflemesini bekliyor; bu da hakim olan aşağı yönlü fiyat eğilimini daha da artırıyor.
Ayrıca, 19 Ocak’ta yürürlüğe giren İsrail ve Hamas arasındaki son ateşkes anlaşması da jeopolitik riskleri hafifletti, küresel petrol tedariklerinde olası kesintilere ilişkin korkuları azalttı ve devam eden fiyat baskılarına katkıda bulundu. Ateşkes, 7 Ekim 2023’ten bu yana 47.000’den fazla Filistinlinin ölümüne yol açan İsrail’in Gazze’deki askeri eylemlerini askıya aldı. Bir esir değişimi ve kalıcı bir ateşkese yönelik çabaları içeren anlaşma, bölgeye bir miktar istikrar getirdi.
Ancak, ABD Enerji Bilgi İdaresi’nin (EIA) son verileri, güçlü iç talebin daha fazla fiyat düşüşünü sınırladığını gösterdi. EIA, 19 Ocak’ta, 17 Ocak’ta sona eren haftada ABD ham petrol stoklarında %0,2’lik bir düşüş bildirdi ve yaklaşık 1 milyon varil düşerek 411,7 milyon varile geriledi. Bu, 1 milyon varillik bir artış öngören piyasa beklentisinden düşüktü.
Ayrıca, ABD’nin Rus petrol üretimi ve ihracatına yönelik yaptırımları, arz konusunda endişeleri artırarak fiyat desteği sağlamaya devam ediyor. 10 Ocak’ta, ABD Hazine Bakanlığı, Rusya’nın enerji gelirlerini hedef alan yeni yaptırımlar duyurdu. Rusya’nın petrol ihracatının yaklaşık %20’sini oluşturan Gazprom Neft ve Surgutneftegas gibi önemli Rus petrol şirketleri yaptırım listesine eklendi ve küresel arz daha da sıkılaştı.
Başak Erkalan ve Duygu Alhan