Rolls-Royce Motor Cars Merkez Avrupa ve Doğu Avrupa İletişim Direktörü Frank Tiemann, Rolls-Royce tarihinin ilk SUV modeli Cullinan‘ın İstanbul’daki tanıtımı yeni model ve Türkiye pazarına yönelik sorularını yanıtladı…
Cullinan’ın, Rolls-Royce motorlu otomobiller için tamamen yeni bir başlangıç noktası olduğuna işaret eden Tiemann, şirketin geçmişine bakıldığında “off-road” sürüş için kullanılan arabalar bulunduğunu ancak bunların dört çeker olmadığını söyledi.
Tiemann, “Cullinan; ismini şimdiye kadar keşfedilmiş tek parça işlenmemiş ve en kusursuz 3 bin 106 karatlık bir elmastan alıyor. Güney Afrika’da bundan tam 100 yıl, belki de daha fazla yıl önce keşfedilmiş olan bu işlenmemiş elmas yıllar içerisinde çeşitli parçalara ayrıldı ama halihazırda en büyük iki parçası Birleşik Krallık’ın kraliyet hazinelerini, kraliyet mücevherlerini ve tacını süslemekte. Bu yeni araç için Cullinan’dan daha iyi bir isim düşünülemezdi.” şeklinde konuştu.
“Müşteri beklentilerini dikkate aldık”
Frank Tiemann, yeni modelde müşteri taleplerini dikkate aldıklarını belirterek, “Biz uzun yıllar boyunca dünya genelindeki müşterilerimizi, bayilerimizi ve müşterilerimizi dinleyerek onların talepleri doğrultusunda onların Rolls-Royce’tan böyle bir araç beklediklerini belirtmelerinin sonucunda bu aracı geliştirdik.” dedi.
Rolls-Royce için satış hacimlerinin çok fazla anlam ifade etmediğini dile getiren Tiemann, “Her müşteri bizim için eşit derecede önemlidir. Bu nedenle hacimler bizim için önemli değil. Biz her zaman çok küçük ve çok özel sayılarda araba satıyoruz. Bizim için önemli olan diğer müşteriler… Şu ana kadar Türk müşterilerden son derece olumlu geri bildirimler aldığımız bu aracı sunmaktan son derece memnunuz.” diye konuştu.
Tiemann, lüks otomobil pazarının geleceğine bakıldığında dünya çapında bir büyüme görüleceğini ifade ederek, “Bazı ülkelerdeki zengin insan sayısının 10 ila 15 yıl içinde ikiye katlanacağı tahmin ediliyor. Türkiye de bu pazarlardan biri… Bu yüzden Türkiye, bizim için çok önemli ve şimdikinden daha da önemli olacak.” dedi.
“Türk müşterilerinden gelen geri bildirimler son derece olumluydu”
Rolls-Royce Motor Cars Merkez Avrupa ve Doğu Avrupa İletişim Direktörü Tiemann, yeni modele ilişkin sipariş rakamlarını paylaşmayacaklarını belirterek, şunları kaydetti:
“Çünkü bizim açımızdan belirleyici olan bu değil. Araçlarımızın yüzde 80’i sipariş programı kapsamında planlanır, yani müşterinin istek ve isteklerine göre kişiselleştirilir. Seçenek listesinin yukarısındaki ve ötesindeki her şey yarım yıl, bir yıl ya da sadece 3 gün sürebilir. Bu gerçekten de bu tür otomobiller için aldığımız sipariş taleplerin seviyesine bağlı. Kaç araba üretebildiğimiz veya satış hacmini dikkate almıyoruz.”
Tiemann, Türkiye’den de yeni araca ilişkin sipariş aldıklarını ifade ederek, “Yine, maalesef sizinle hiçbir kesin rakamı paylaşamam. Çünkü bireysel pazarlar için bireysel rakamlar paylaşmıyoruz. Ancak dediğim gibi, Türk müşterilerinden gelen geri bildirimler son derece olumluydu.” dedi.