Castrol Türkiye, Ukrayna ve Orta Asya Direktörü.
Ayhan KÖKSAL Hakkında…
Castrol Türkiye ekibine 2005 yılında B2B Bölge Satış Müdürü olarak katılan Ayhan Köksal, 2018 yılından bu yana Castrol Türkiye İndirekt Satışlar Müdürü olarak görev yapıyordu. Kariyeri boyunca Castrol ve bp’de satış ve pazarlama departmanlarında çeşitli pozisyonlarda görev yapan Köksal, 2009 yılında Distribütör Bölge Satış Müdürü, 2010 yılında Ticari Araç Yağları Pazarlama Müdürü, 2011-2014 arasında bp Gaz Otogaz Satış Müdürü, 2015-2018 arasında ise Orta Asya Pazarları Satış Müdürü görevlerinde bulundu. Castrol’ün Türkiye, Ukrayna ve Orta Asya (TUCA) bölgesi kapsamındaki pazarlarının yönetiminden sorumlu olan Köksal, aynı zamanda Castrol Türkiye, Ukrayna ve Orta Asya bölgesi yönetim ekibine de liderlik ediyor. Boğaziçi Üniversitesi Endüstri Mühendisliği bölümünden mezun olan Ayhan Köksal, Yeditepe Üniversitesi’nden Pazarlama Yönetimi alanında da yüksek lisans derecesine sahip.
• Sn. Köksal merhaba, nasılsınız? Petrol Sanayi Derneği’nin açıkladığı ilk çeyrek sonuçlarına göre Castrol, madeni yağ pazarının toplam büyüme oranından yaklaşık 6 kat fazla büyüdü. Türkiye’den yönetilen Türkiye, Ukrayna ve Orta Asya (TUCA) bölgesi Çin’i de geçerek hacimsel olarak en çok ve en hızlı büyüyen pazar oldu. Bu başarı ve başarının arkasında yatanları ve “Bölgemiz, Castrol dünyasının en büyük pazarı Çin’in büyümesini geçti” yorumlarınızı nasıl olarak paylaşırsınız?
Ülkemizde otomotiv sektörü hem ihracatımızı hem de yerli talebi karşılayan lokomotif sektörlerden biri konumunda. Her geçen yıl artan yerli-yabancı yatırımlar ve büyüyen pazar sayesinde oldukça yüksek bir potansiyele de sahip. Son dönemde tüm dünyayı etkileyen pandemi, çip krizi, ekonomik dalgalanmalar ve bölgesel gelişmeleri dışarıda bırakırsak Türkiye’de her yıl 750 binden fazla araç satılıyor. Ülkemizin ekonomisinde bu kadar önemli bir yeri olan bu sektör, madeni yağ sektörünün de büyümesine yardımcı oluyor. PET-DER’in raporları aracılığı ile izlediğimiz pazar payları ve büyüme oranlarına baktığımızda bahsettiğim büyümeyi açık bir şekilde görebiliyoruz. 2022’nin ilk yarısında gerek küresel gerekse bölgesel ekonomik gelişmelere rağmen madeni yağ pazarı bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 8’in üzerinde büyüdü. Castrol olarak yüzde 24,3 ile toplam pazarın iki katından fazla büyüme kaydettik.
Yarı yıl sonuçlarına baktığımızda binek araçlar motor yağında yüzde 33,9, motosiklet madeni yağında yüzde 48,8 ve ticari araçlar motor yağında ise yüzde 33,2 pazar payı ile liderliğimizi sürdürüyoruz. Uyguladığımız strateji ile odaklandığımız her kategoride pazarın üstünde büyüme gösterdik. Ayrıca bu başarılı sonuçların ardından Çin’i de geçerek Castrol dünyasında hacimsel olarak en çok ve en hızlı büyüyen pazar olduk. Bu başarımızın ardında; yenilikçi teknolojilerimiz ve üstün kaliteli ürünlerimizin yanı sıra çalışanlarımızın özverili emekleri bulunuyor. İlerleyen dönemde de üretim ve istihdam kapasitemizle ihracat odaklı büyüme stratejimizi istikrarlı biçimde sürdüreceğiz.
• 20 yıldan uzun bir süredir Castrol’de görev yapan ve son 7 yıldır da Castrol CEO’su olan Mandhir Singh’in Eylül 2022’de emekliye ayrılmasından sonra Michelle Jou şirketin yeni CEO’su olacak. Jou’nun strateji uygulama, müşteri odaklılık ve tedarik zinciri alanlarında kapsamlı deneyimi bulunduğu belirtilmekte. Bu günlerde Castrol’ün yükselişinde ve dünya çapındaki başarısında Michelle Jou’nun bir etkisi olduğunu düşünüyor musunuz ve bu yansımaya başlıyor mu?
Mandhir Singh gibi uzun yıllardır Castrol’de çalışan ve markayı çok iyi tanıyan bir CEO ile Castrol, dünya genelinde çok büyük başarılara imza attı. Onun döneminde başlayan Castrol’ün bir madeni yağ markası ötesinde araç bakım markası olma vizyonu şimdi de Michelle Jou ile devam edecek. Geçen aylarda Türkiye’ye de gelen Michelle Jou’nun özellikle kimya, mobilite ve elektrik-elektronik sektörlerindeki tecrübesi ile Castrol’ü rekabette daha da yukarıya taşıyacağına inanıyorum. Yeni stratejimizin odak noktasındaki önemli konular sürdürülebilirlik ve elektrikli araçlar. Michelle Jou da bu alandaki yatırımlarımızı, inisiyatiflerimizi geldiği ilk günden beri ciddi anlamda destekliyor. Türkiye ziyareti bu açıdan da bizim için çok önemli oldu. İstanbul’dan yönetilen TUCA (Türkiye, Ukrayna ve Orta Asya) bölgesi sahip olduğu başarılı ekibi ile Castrol dünyası içinde hem zengin satış fırsatlarını değerlendirmesi hem de ilk projeleri hayata geçirmesi açısından öncü pazarlardan. Michelle Jou bu ziyaretinde Türkiye ekibinin hayata geçirdiği özel servis zincir markası Castrol Auto Service ve dünyada ilk kez ülkemizde kullanıma sunduğumuz, araç sahiplerine ihtiyaç duydukları hizmete göre, kendilerine yakın lokasyonda uygun özel servisleri bulma, yorum ve puanlara göre karşılaştırma ve online randevu alma gibi fırsatlar sunan, Türkiye’nin ilk özel servis bulma platformu yeni CARAMA projemizi yerinde görerek değerlendirme şansı da buldu.
• Castrol Auto Service ağı Türkiye’de 75 noktaya ulaştı. Auto Service ile araç sahiplerine bakım ve onarım hizmeti veriyorsunuz. Castrol bir madeni yağ markasının ötesine geçerek bir bakım markasına da dönüştüğünü görüyoruz. Bu süreci nasıl değerlendirmektesiniz?
Öncelikle son durum hakkında sizi bilgilendirmek isterim. Sorunuzda 75 nokta olarak belirttiğiniz Castrol Auto Service ağımız hem yetkili servislerden hem de tüketicilerimizden gelen talepler doğrultusunda şu anda 81 noktaya ulaşmış durumda ve büyümeye devam ediyor. Bu da kurduğumuz ağın verdiği hizmetlerden ne kadar memnun kalındığını gösteriyor. Sorunuzun cevabına gelince: Tüm dünyayı, insanları, şirketleri ve iş yapış şekillerini etkileyen pandemi nedeniyle 30 yıla yayılacak bir değişim ve dönüşümü son 2 yılda yaşadık. Böylesine güçlü bir değişimin otomotiv ve bağlı sektörleri etkilememesi düşünülemezdi. Castrol olarak biz de bu dönüşüme kayıtsız kalmadık ve bir madeni yağ markasının ötesinde bakımı sahiplenen bir markaya dönüşme hedefiyle tüm müşterilerimiz ve iş ortaklarımız ile büyüyebileceğimiz iş modellerini genel stratejimizin içine aldık. 120 yılı aşkın deneyimimizi ve bilgi birikimimizi, araç bakım ve onarım hizmetine taşıyarak, Castrol Auto Service isimli yeni bir özel servis zincir markası oluşturduk. Castrol Auto Service’i oluştururken hedefimiz şuydu: Yüksek hizmet kalitesiyle her marka aracın bakım ve onarım yolculuğunun tamamını sahiplenmek, araç bakımında kalite ve profesyonellik arayan araç sahiplerinin ihtiyaç duyabileceği tüm hizmetleri bir araya getirmek. Bu doğrultuda yaptığımız yoğun ve detaylı çalışmalar sayesinde Castrol Auto Service, TÜV Rheinland tarafından sertifikalandırılmış tek servis ağı oldu. TÜV Rheinland sertifikasını almak için, alanında uzman ustalar ve profesyonel ekipmanlarla verdiğiniz eksiksiz bakım ve onarım hizmetleri, yetkili kişiler tarafından denetlenerek teyit ediliyor. Bu sertifikayı almak Castrol Auto Service’in araç bakımında ne kadar doğru ve sağlam adımlarla güçlü bir marka olma yolunda ilerlediğinin en önemli göstergelerinden biri.
• Castrol ile TÜMOSAN arasında 2 yıllık yeni bir anlaşma daha imzaladınız. Bu size nasıl bir fayda sağlamaktadır? Özellikle yeni nesil traktör motorlarında nasıl bir deneyim sunmayı hedeflemektesiniz?
Türkiye’nin ilk yerli traktör markalarından TÜMOSAN ile 2002 yılından bu yana süren iş birliğimizi iki yıl daha uzatan bir anlaşma yaptık. Böylece Castrol olarak TÜMOSAN’ın tüm Ar-Ge çalışmalarında bulunacak ve karşılıklı olarak tecrübelerimizden yararlanacağız. TÜMOSAN’ın ürettiği ve zorlu koşullarda çalışan traktör gibi çiftçilerin en büyük yardımcısı olan bir aracın yanı sıra diğer taşıt ve ekipmanların çok daha verimli bir şekilde ve performansının en üstünde çalışması için gerekli geliştirmeleri hayata geçireceğiz. Bu tecrübemiz sayesinde yeni nesil traktörlerin ihtiyaçlarını daha iyi anlayacağız. Çünkü yeni nesil traktörlerin motorları geleneksel traktörlere göre çok daha güçlü olurken tarım dışında birçok farklı iş kolunda da kullanılabiliyor. Bu da motorlarının uygun bir madeni yağ kullanılmadığında çok daha hızlı yıpranmasına neden olabiliyor. Biz de TÜMOSAN ile yaptığımız iş birliği sayesinde tüm bu olasılıkları değerlendirerek en uygun ürünleri üreteceğiz.
• Castrol ve Doğuş Otomotiv arasında 5 yıllık bir sözleşme daha imzaladınız. Renault ile de küresel çapta devam eden bir iş birlikteliğiniz var. Özellikle bu iş birliktelikleri ve otomotiv sektörüne yönelik değinmek istedikleriniz hakkında bilgi alabilir miyiz?
Bu yıl hem Doğuş Otomotiv hem de Yüce Auto ile uzun yıllara dayanan iş birliklerimizi 5 yıl daha uzatan anlaşmaları imzaladık. 2017 yılında Renault F1 takım sponsorluğuyla başlayan iş birliğimiz sonucunda Renault ve Dacia’nın tercihi de Castrol oldu. Castrol olarak Türkiye’de yolda gördüğünüz her 2 araçtan 1’inin stratejik madeni yağ partneriyiz. Araç üreticileri ile motor ve motor yağı geliştirmek, ilk dolum yağı olmak ve markanın tercih ettiği madeni yağ partneri olmak stratejimizin en önemli önceliklerinden. Türkiye’de Castrol’ü tercih eden binek araç markalarına baktığımıza; Volkswagen, Audi, Seat, Skoda, Ford, Renault, Volvo, Jaguar Land Rover gibi lider markaları sayabiliriz. Otomotiv sektöründe bu tür iş birlikleri her zaman çok önemlidir. Otomotiv sektörünün büyük markalarıyla yıllara dayanan iş birliklerimizin temelinde bu karşılıklı güven yatıyor. Bu güveni araç sahiplerinde de görebiliyoruz. Aracının uzun süre boyunca fabrikadan ilk çıktığı günkü gibi üstün performans göstermesini isteyen araç sahipleri, madeni yağ konusunda artık çok daha bilgililer ve araçlarında en iyi madeni yağın kullanılmasını istiyorlar. Gerçekleştirdiğimiz Marka Sağlığı Araştırması’nın sonuçları da bunu destekliyor. Bu araştırma ustaların bir numaralı tercihinin Castrol olduğunu gösterirken araç sahiplerine yöneltilen “Bir madeni yağ markası söyleyin” sorusuna da araştırmaya katılanların yüzde 50’si öncelikli olarak “Castrol” yanıtını veriyor.
• İlk çeyrek sonuçlarına göre; binek araçlar motor yağında yüzde 35,1 büyüme kat ederken, ticari araçlar motor yağında ise yüzde 35,3 pazar payı ile liderliğini sürdürüyorsunuz. Castrol daha çok Türkiye’de ticari araç pazarında mı tercih edilmektedir?
2022’de gerek küresel gerekse bölgesel ekonomik birçok gelişme ile karşı karşıya kaldık. Tüm bu gelişmelere rağmen madeni yağ pazarı büyümeye devam etti. 2022’nin ilk altı ayına baktığımızda, pazarın bir önceki yıla göre yüzde 8’in üzerinden büyüdüğünü görüyoruz. Odaklandığımız en önemli alanlardan olan binek araçlarda yüzde 33,9, ticari araçlarda ise yüzde 33,2 pazar payı ile liderliğimizi sürdürüyoruz. Bizim hedefimiz faaliyet gösterdiğimiz her alanda hem tüketicilerimizin hem de ustalarımızın ilk tercihi olmak. Elde ettiğimiz pazar payları da doğru yolda olduğumuzu gösteriyor.
• Castrol Gemlik tesisinizde yıllık yaklaşık 90 milyon litre madeni yağ üretiyorsunuz. Bunun Türkiye ve ülke ekonomimiz adına önemi nedir?
Gemlik, Castrol’ün Avrupa’daki 8 üretim tesisinden biri ve bu tesiste yılda yaklaşık 90 milyon litre madeni yağ üretiyoruz. Ayrıca Castrol’ün dünyadaki inovasyon ve fikir üretim merkezlerinden biriyiz. Gemlik, Avrupa tesisleri arasında hem lokasyon hem kapasite artırımı uygunluğu hem de üretim maliyetlerimizin rekabetçi olması sebebi ile yatırımları artırmaya karar verdiğimiz bir tesis. Toplamda yapılacak 30 milyon dolarlık yatırımımızın üçte birini bu yıl sonunda tamamlamayı hedefliyoruz. Yatırımlarla artan ihracatımızı daha da ileriye taşıyarak Gemlik tesisimizi büyüteceğiz. İhracat yaptığımız ülkelerin sayısı da her yıl artıyor. Toplamda 24 ülkeye ihracat yapıyoruz ve elde ettiğimiz büyüme ile Çin’i de geçerek Castrol dünyasında hacimsel olarak en çok ve en hızlı büyüyen pazar olduk.
• Geçtiğimiz zamanda Türkiye için çok önemli olan TOGG CEO’su Gürcan Karakaş ile bir arada toplantılarınız ve görüşmeleriniz oldu. Castrol olarak TOGG projesi ile ilgili bir iş birlikteliğiniz gelecekte söz konusu olabilir mi? Castrol olarak, elektrikli ve hibrit araçlar için ne tür çalışmalar içindesiniz?
2021 bp Enerji Görünümü Raporu’na göre; içten yanmalı motorlara sahip araç sayısı 2040 yılına kadar artmaya devam edecek. Diğer yandan da elektrikli araçlara olan talep hızlı bir şekilde artacak. 2050 yılında tüm dünyada satılan araçların yüzde 80 ila 85’i elektrikli araçlardan oluşacak. Türkiye gibi otomotiv sektörünün güçlü olduğu bir ülkenin de elektrikli araç konusunda çalışmalarını artırması bizleri çok mutlu ediyor. Bizler de uzun yıllara dayanan tecrübemizle elektrikli araçların geliştirilmesi konusunda ülkemizin bize ihtiyaç duyduğu her alanda elimizden gelen tüm desteği vermekten ve yapılacak her çalışmanın içinde yer almaktan gurur duyarız. Castrol olarak otomotiv sektöründe çalıştığımız araç üreticileriyle ortak araştırma-geliştirme faaliyetleri gerçekleştiriyoruz. Bu sayede de araçlarda kullanılan motor, aktarma organları ve diğer sistemlerin mükemmel koruma ile birleştirilip en üst düzey performansa ulaşmasını sağlayan sıvılar üretiyoruz. İçten yanmalı motorlara yönelik geliştirdiğimiz bu iş birliklerini elektrikli ve hibrit araçlar için de sürdürüyoruz. Çünkü aynen içten yanmalı motorlu araçlar gibi elektrikli ve hibrit araçların da yüksek teknoloji sıvılara ve greslere ihtiyaç var.
Birçok araç üreticisi ve bir adım öteye de geçerek araç üreticilerinin elektrik aksamı gibi bazı ekipmanlarını üreten tedarikçiler ile ortak mühendislik çalışmalarına uzun süre önce başladık. Bunun sonucunda da geliştirdiğimiz e-sıvılarımızı Castrol ON markası altında Çin, Almanya, İngiltere ve Amerika gibi hızla büyüyen pazarlarda kullanıma sunduk. Şu anda dünyada üretilen 3 elektrikli aracın 2 tanesinin ilk dolumunda Castrol ON ürünleri kullanılıyor. Castrol ON e-sıvılarının e-mobilite çağında çok önemli bir rolü var. Şanzıman e-sıvılarımız, aktarma organları sisteminin ömrünü uzatmaya ve elektrikli araçların daha uzun menzile sahip olmasına yardımcı olurken batarya soğutma e-sıvılarımız zorlu koşullarda bile bataryaların daha soğuk kalmasını sağlıyor. Bu da ultra hızlı şarj ve daha uzun batarya ömrü anlamına geliyor. Gres e-sıvılarımız ise optimum verimliliğin korunmasında ve araç parçalarının ömrünün uzatılmasında önemli bir rol oynuyor.
• Türkiye’de ve dünyada özellikle Castrol olarak motor sporlarına verdiğiniz desteğin farkında ve yakın takipçiniz olarak, Castrol Ford Ralli Türkiye takımına vermiş olduğunuz desteğiniz ve bunun size olan katkılarından yansımalarından, M-Sport Ford ekibi ile FIA Dünya Rallisi Şampiyonası’nın en zorlu aşamalarında yarışmamızı sağlayan şey nedir?
Son dönemde Euroleague ve İngiltere Premier League sponsorluklarımızın yanı sıra Castrol Türkiye olarak da 1998 yılından beri Ford Otosan ile Castrol Ford Team Türkiye’yi destekliyoruz. Türkiye’de ve dünyada birçok başarıya imza atan takımımızda yeni yeteneklerin yer alması ve pek çok başarının altında onların da imzasının olması bizleri gururlandırıyor. Genç pilotumuz Ali Türkkan, geçen yıl çok önemli bir başarıya imza atarak co-pilotu Onur Vatansever ile 2021 Balkan Ralli Kupası’nda ’Genç Pilotlar’ ve ’İki Çeker’ kategorilerinde şampiyonluğa ulaştı. Ardından Almanya’da düzenlenen Avrupa Ralli Kupası’nın gençler sınıfının da galibi olarak Türkiye’ye gençler sınıfında ilk ve tek Avrupa başarısını kazandırdılar. Böylesine büyük başarılar elde eden bir takımın, gelecekte çok daha büyük hedeflerinin olduğunu kolaylıkla söyleyebilirim. Onlarla bu heyecanı yaşamak da oldukça keyif verici. Motor sporlarının her alanında yer almak bizi oldukça geliştiren bir deneyim. Castrol olarak araçların her zaman en üst performansını ortaya koymalarını sağlayacak ürünler geliştiriyoruz. Motor sporları alanında gerçekleştirdiğimiz iş birlikleri ile de ürünlerimizin en zor şartlardaki performanslarını test ediyoruz. Burada elde edilen tecrübe ile binek ve ticari araçlara yönelik olarak çok daha iyi performans veren ürünler ve motorlar geliştiriliyor.
