Birol, dünyanın içinde bulunduğu enerji krizini analiz etmek için öncelikle, Rusya’nın Ukrayna’yı işgal ettiği 24 Şubat 2022 gününe bakmak gerektiğini vurgulayarak, şöyle devam etti:
“1970’li yıllarda petrol krizleri oldu ama bugün çok daha farklı bir enerji kriziyle karşı karşıyayız. Rusya, 24 Şubat itibarıyla dünyanın bir numaralı enerji ihracatçısı idi. Bu ülkenin Ukrayna’yı işgali ve sonrasında buna karşı atılan adımlar 1. Global Enerji Krizi’ne neden oldu. Şu anda petrol, doğalgaz, elektrik fiyatları dünyanın hemen her yerinde almış başını gidiyor. Dünyanın tamamına yakınında enflasyon oranları son 40 yıldır görmediğimiz seviyelere ulaşmış durumda. Dünyadaki birçok ülke, ki buna AB de dahil, resesyona girme tehlikesiyle karşı karşıya bulunuyor. 2022 kötü bir yıldı ama 2023 çok daha zor bir yıl olacak. Yani 2022’yi arama durumumuz bile olabilir.
“Global enerji krizi; gelişmekte olan ülkeleri, Avrupa’yı ve Rusya etkileyecek”
Gelişmekte olan ülkelerin ekonomileri; önümüzdeki yıllarda mevcut global enerji krizinin ilk kurbanı olacak. İkinci sırada ise Avrupa ülkelerinin ekonomileri gelecek. Mevcut kriz bittiği zaman Avrupa’nın özellikle de kıtanın motor gücü olan büyük ülkelerin oturup enerji ile ilgili bir öz eleştiri yapmaları, ‘Biz niye on yıllar boyunca enerjimizin büyük bir kısmını tek bir ülkeye bağladık?’ diye düşünmeleri gerekecek. Biz IEA olarak, Avrupa’da beş yılda bir enerji incelemesi yapıyor, rapor hazırlıyoruz. Son yaptığımız tavsiyelerden biri; ‘Enerji ithalatınızı çeşitlendirin ve tek bir ülkeye bağlanmayın’ idi. Şimdi Avrupa bunun cezasını çekiyor. Şu an itibarıyla Avrupa 2023 kışını geçirecek gibi gözüküyor ama bence esas sorun 2023-2024 kışı olacak. Rusya, dünya enerji sisteminin köşe taşlarından biriydi. Rusya ekonomisinde enerji ihracatından elde edilen gelirler son derece önemliydi. 24 Şubat 2022 itibarıyla Rusya’nın toplam petrol ihracatının yüzde 55’i, yine toplam doğalgaz ihracatının yüzde 65’i Avrupa’ya gidiyordu. Avrupa, parasını zamanında ödeyen, son derece iyi bir müşteriydi. Rusya en büyük müşterisini günden güne kaybetti. Rusya’nın Avrupa’yı ikame edecek yeni pazarlar bulması çok zor görünüyor. Orada ciddi bir sorunla karşı karşıya kalacak ve bu durum önemli gelir kaybına neden olacak. Enerji konusunda 24 Şubat 2022’de çok önemli bir rol oynayan Rusya’nın, gelecekte dünya ölçeğinde rolünün değişeceğini ve daha değişik bir rol olacağını söylemek mümkün görünüyor. Dolayısıyla global enerji krizi her üç bölge için de iyi şeyler getirmiyor diyebiliriz.
“Günümüzde yenilenebilir enerjide dünya genelinde muazzam bir gelişme var”
Mevcut global enerji krizinin, temiz ve güvenli enerji teknolojilerine geçişi hızlandıracağını düşünüyoruz. Söz konusu tahminlerimize gerekçe olarak şunları söyleyebiliriz: Birçok ülke acil finansal ve yasal programlar çıkarıp, temiz ve güvenli enerji teknolojilerine geçişi kendi ülkelerinde hızlandırdılar. Yenilenebilir enerjide bugün dünyada muazzam bir gelişme var. Önümüzdeki beş yıl içinde dünyadaki yenilenebilir enerji kapasitesi 2400 Gigavat artacak. Bu, dünyanın son 20 yılda yaptığı artışa bedel bir orandır. Özellikle bütün dünyada güneş ve rüzgâr enerjisi olmak üzere hızlı bir artış görüyoruz. Yine enerji verimliliğinde de oldukça önemli bir artış var. 2022‘de, enerji verimliliğindeki artış, ortalama yıllardaki artışın iki katı kadar oldu. Bunun da nedeninin, hükümetlerin hem teşvik getirmeleri hem de bu alanda attıkları adımlar olduğunu belirtebiliriz. Son olarak elektrikli arabaları söyleyebiliriz. 2019 yılında dünyada satılan her 100 arabanın 4’ü elektrikliyken, bugün dünyada satılan her 100 arabanın yaklaşık 15’inin elektrikli olduğunu görüyoruz. Tahminlerimize göre, 2030 yılında dünyanın en büyük üç pazarı ABD, Çin ve Avrupa’da satılacak her iki arabanın bir tanesi elektrikli olacak.
“2022 temiz enerji teknolojilerinin tarihi bir ivme kazandığı bir yıl olacak”
Bir başka gösterge de temiz enerjideki hızlanmadır. Yine aynı şekilde şu anda dünyada nükleere ciddi ve çok hızlı bir geri dönüş var. Yani; global enerji krizine hükümetlerin verdiği tepki, bizim tahminimize göre temiz ve güvenilir enerji teknolojisine geçişi hızlandıracaktır. Bunun üç nedeni var; enerji güvenliği, sanayi politikaları ve iklim değişikliğiyle ilgili gelişmeler.
2022 yılı birçok insan için özellikle de Ukrayna’da yaşayanlar için son derece acı oldu. 2030’da bugüne baktığımız zaman 2022’yi sadece zor ve acı bir yıl olarak değil, aynı zamanda temiz enerji teknolojilerinin tarihi bir ivme kazandığı bir yıl olarak da hatırlayacağız.”
“Türkiye yenilenebilir enerjide dünyanın ilk 10’ u arasına girebilir”
Dr. Fatih Birol, Türkiye’nin yenilenebilir enerji alanında çok büyük bir sıçrama yaptığını belirterek, “Biz IEA olarak, Türkiye’deki yenilenebilir enerjinin önümüzdeki 5 yılda üçte iki oranında, yani yüzde 65’e yakın büyüyeceğini düşünüyoruz. Bu, büyüme anlamında; Avrupa’nın ilk 4’üne, dünyanın da ilk 10’u arasına girmek anlamına geliyor. Güneş, rüzgâr, jeotermal, hidroelektrik olmak üzere, potansiyelimizin oldukça fazla olduğunu düşünüyoruz. Türkiye’de umarım bu krizden bu şekilde, yenilenebilir enerjisini daha da artırarak çıkabilir” dedi.
Konferans sonrası ODMD Dergi’nin sorularını yanıtlayan Birol, elektrikli araçlara yönelimin önemini şöyle anlattı: “Elektrikli araçlar bütün dünyada çok hızlı bir şekilde büyüyor. Bu büyümenin üç nedeni var. İlk neden, birçok ülke petrole olan bağımlığını azaltmak için elektrikli araçları seçiyor. İkinci neden, birçok ülke artık içten yanmalı motorlara değil elektrikli arabalarda kendi sanayisini koçbaşı olarak görmek istiyor. Buna Çin de dahildir. Üçüncüsü de çevre ile ilgili nedenlerdir. Bu bakımdan birçok ülke elektrikli arabalara ciddi teşvikler veriyor. Bunu neticesinde de elektrikli arabada büyüme, şimdiye kadar görmediğimiz seviyelere gelecek.”
Otomotiv sektörünün söz konusu geçişe nasıl tepki vereceğine dair düşüncelerini sorduğumuz Dr. Fatih Birol, “Dünyanın en büyük 20 otomotiv sektörü CEO’sunun 18’i bana şu anda bir numaralı önceliği elektrikli otomobillere verdiklerini söylediler. Diğer 2 tanesi de elektrikli otomobil ile içten yanmalı araçların aynı seviyede olduğunu belirtiyorlar. Yani otomotiv sektörü bunu gördü ve kendisini buna göre pozisyonladı” dedi.
IICEC’ten yenilenebilir enerji konusunda sektörde bir ilk ve öncü çalışma
Açılışı Sabancı Üniversitesi Kurucu Mütevelli Heyeti Başkanı Güler Sabancı’nın gerçekleştirdiği konferansta Dr. Fatih Birol’un konuşmasını takiben IICEC Direktörü Bora Şekip Güray tarafından “Türkiye Yenilenebilir Enerji Görünümü 2022 Raporu” lansman sunumu da yapıldı.
Etkinliğin son bölümünde, Sabancı Holding Enerji Grup Başkanı Kıvanç Zaimler’in moderatörlüğünde gerçekleştirilen panelde, dünyada yaşanan enerji krizi ve yenilenebilir enerji alanındaki son gelişmeler değerlendirildi. Panelde Zorlu Enerji CEO’su Sinan Ak, Borusan EnBW Enerji Genel Müdürü Enis Amasyalı, Shell Türkiye Ülke Başkanı Ahmet Erdem, ING Türkiye Yönetim Kurulu Üyesi Semra Kuran ve Sanko Enerji Grubu CEO’su Hakan Yıldırım konuşmacı olarak yer aldı.