Formula 1 DHL Türkiye GP’si 2020 organizasyonunun sportif yönetimini üstlenmiş olan ve T.C. Gençlik ve Spor Bakanlığı’na bağlı bir federasyon olarak, yarış ile ilgili Sayın Cumhurbaşkanımızın yaptığı bir yoruma dair teşekkürlerimizi arz ettiğimiz bir paylaşımımızın ardından, pistin işletmecisi olan şirketin sosyal medya hesaplarında son derece saygısız bir üslupla yapılan, hayret ve esefle karşıladığımız, neden rahatsız olduklarını anlamlandıramadığımız ve doğrudan Türkiye Otomobil Sporları Federasyonu – TOSFED’in tüzel kişiliğinin hedef alındığı paylaşımlar dolayısıyla, kendilerine cevap verme zorunluluğu doğmuştur.
Bu nedenle aşağıdaki bilgilendirmemizi saygıdeğer kamuoyunun takdir ve değerlendirmelerine sunuyoruz:
TOSFED’in Formula 1 Türkiye GP’si organizasyonuna yaklaşımı, aynı 2005-2011 arası dönemde de olduğu gibi, sadece bu yarışın, ülkemiz adına, Uluslararası Otomobil Federasyonu – FIA’nın sportif kurallarına göre başarıyla organize edilmesi için gereken tüm sorumluluğun üstlenilmesi, yani yarışın sportif anlamda sevk ve idare edilmesinden ibarettir.
Bu bağlamda, geçtiğimiz seneki yarış öncesinde pistin işletmecisi olan firmanın yöneticisi tarafından yapılan, ulusal bir gazetede yayınlanan ve TOSFED’in rolü ile sorumluluğunun tamamen çarpıtıldığı bir demeç üzerine; 2020 Formula 1 Türkiye GP’sinin ülkemize kazandırılması sürecinde TOSFED’in oynadığı önemli rol, bizzat FIA Genel Sekreterliği tarafından, federasyonumuzun arşivinde de bulunan bir mektup ile pist işletmecisine yazılı, kesin ve net şekilde bildirilmiş ve kendilerinin mesnetsiz beyanları, FIA tarafından kınanmıştır.
Devamında, dokuz yıl aradan sonra ilk kez düzenlenen ve tüm dünyada yaklaşık 89 milyon seyirci tarafından izlenen Formula 1 DHL Türkiye GP’si 2020’nin sportif organizasyonu, TOSFED tarafından yaklaşık 850 kişilik görevli kadrosunun üstün gayret ve emekleri sayesinde büyük bir başarıyla üstlenilmiş ve bu başarı FIA Başkanı Sn. Jean Todt’tan federasyonumuza gelen teşekkür mektubu ile teyit edilmiştir.
Buna karşın, söz konusu işletmeci şirket tarafından 20 Mayıs 2021 tarihinde yapılan açıklamada, TOSFED’den ‘Yarışa sadece sportif anlamda bir katkı sunan ve ücreti karşılığında hizmet aldığımız kurumlardan bir tanesi’ şeklinde bahsedilmiştir. İşletmeci şirketin yaratmaya çalıştığı algının tam aksine, TOSFED, T.C. Gençlik ve Spor Bakanlığı’na bağlı olmasının yanı sıra, FIA’nın ülkemizdeki temsilcisi ve tanıdığı tek yetkili kurum olarak Türkiye GP’sinin sportif organizasyonundan tek başına sorumludur. Dolayısıyla ‘sportif katkı’ diye değeri düşürülmek istenen çalışma, tüm dünyaya canlı yayınlanan yarışın sportif açıdan organize edilmesidir. Yaratılmak istenen algının aksine, pist yönetiminin Formula 1 yarışının sportif tarafında, istenen tüm araç ve ekipmanları ile birlikte pisti FIA kurallarına göre hazır edip TOSFED ve FIA’ya teslim etmekten başka herhangi bir rolü veya katkısı yoktur.
Formula 1 yarışını düzenlemek için sportif açıdan tabi olduğu federasyonun adını dahi yanlış yazan işletmeci şirket tarafından yapılan açıklamada bahsedilen ‘ücret’, yarışın sportif organizasyonunun yapılması için, tıpkı 2005-2011 yılları arasında olduğu gibi federasyonumuza ödenen ‘ASN (Ulusal Sportif Otorite)’ ücretidir.
‘TOSFED’in yarışın organize edilmesinde emeği geçen tüm kurumlara haksızlık etmekte ve başka kurum ve kişilerin emeklerinin üzerine kurulma çabasında olduğuna, emekleri hiçe saydığına’ dair mesnetsiz ve asılsız bir iddiayı ortaya koyan işletmeci şirketin, temelde sportif bir organizasyon olan 2020 Türkiye GP’si yarışından sonra yaptığı ‘Teşekkür’ açıklamasında, T.C. Gençlik ve Spor Bakanlığı’ndan bahsetmemesi manidardır ve ‘emekleri hiçe saymak’ açısından, hatayla veya unutkanlıkla açıklanamayacak kadar büyük bir örnektir. TOSFED ise, tam tersine yarıştan sonra, her zaman olduğu gibi, birlikte çalıştığı tüm resmi kurumlara teşekkürlerini sunmuştur. TOSFED ‘işletmecinin ifadesiyle’ yarışa kurulmaz; tam tersine, tüm görevlileri ile birlikte sportif açıdan zaten yarışın tek yetkili kurumu ve otoritesidir.
Öte yandan, her beyanında kendini öne çıkarmak amacıyla Formula 1 yarışını ‘devletimize herhangi bir maddi yük oluşturmaksızın’ gerçekleştirdiğini iddia eden işletmeci kuruluşun; söylediğinin tam aksine, pistin asfaltının devletimiz tarafında yenilendiği ve ayrıca tesisin bakım, onarım, tribün ve peyzaj düzenlenmelerinin de kamu imkanlarından yararlanarak yaptırıldığı da kamuoyunun malumudur.
TOSFED’i ‘Rol çalmak’ ile suçlayan aynı işletmeci kuruluşun, zamanın Başbakanı olan Sayın Cumhurbaşkanımızın talimatıyla, tesis yatırımı Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği, İstanbul Ticaret Odası, İstanbul İl Özel İdaresi ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından yapılan, önce ülkemize, sonra da güzide şehrimiz İstanbul’a ait olan, kurulduğu günden bu yana adında ‘İstanbul’ bulunan pistin adını; 2020 Türkiye GP’sinin podyum seremonisi sırasında TV yayınına çıkan ekranlarda, ‘İstanbul’ ibaresini tamamen yok ederek, ‘Intercity Park’ şeklinde lanse etmesi ironiktir ve aslında bir organizasyonda ‘nasıl rol çalınabileceğine dair’ son derece çarpıcı bir örnek teşkil etmektedir.
2020 yılındaki yarışta da, organizasyona gölge düşmemesi adına dile getirmediğimiz, ancak organizasyonun başarısını olumsuz etkileyebilecek davranış ve eylemlerde bulunan işletmeci kuruluşun, yarışın üzerinden tam altı ay geçtikten sonra yaptığı bu talihsiz, mesnetsiz ve gereksiz açıklama nedeniyle kamuoyunun meşgul edilmesini büyük üzüntüyle karşılıyor; önümüzdeki dönemde pandemi dolayısıyla ülkemize Formula 1 adına bir imkan daha gelmesi halinde, FIA nezdinde gerekli girişimleri yapmaya devam edeceğimizi ve federasyon olarak üstümüze düşen görevi üstlenmeye, her zaman hazır olacağımızı belirtmek istiyoruz.