Test ve Yazı: Özgür Sunay
Fotoğraf: Aydın Kaygusuz
Yeni Volvo XC40 test sürüşümüzü Kartepe’de gerçekleştirdik. Aracımızda kış lastiği olmadığı için tepeye kadar çıkamadık. Aracımız sürekli 4 çeker AWD sistemine sahip ve 2.0 litre dizel motor D4 motor 8 ileri otomatik şanzıman bulunmakta. Volvo XC 40 aracımıza dışarıdan baktığımızda bana Range Rover Evoque ve Range Rover Velar modelini anımsattı. Tamamı ile ikisinin arasında kalan bir Suv olmuş gibi. Volvo XC40 aracı tasarlarken mühendislerden faydalanmış olabilir. Çünkü ben aracın alt yapı ve şasi yapısını çok benzettim. Yol tutuş da bu anlamda oldukça iyi diyebilirim. Hatta Volvo araçlarında gördüğümün en iyi yol tutuşuna yeni XC40 modelinde rastladım. Keza frenler ve ABS sistemi bu anlamda fazlası ile iyi ve güven verici. Kar sürüşünde aracı üzerinde bulunan Continental 4 mevsim ve aracın AWD sisteminden pek memnun kalmasam da tamamı ile aracımızda Kış lastiklerinin takılı olmadığından kaynaklı olduğunu düşünüyorum. Yoksa AWD sistemi kar, buz, yağmur gibi hava ve yol şartlarında özellikle virajlı ve eğimli yollarda bana bir sorun çıkarmadı. Hızlı test etmiş olduğum virajlı Kartepe yollarında XC40 ne arkadan ne de önden herhangi bir şekilde yola ya da hıza bağlı olarak, virajlı yerler dahil herhangi bir kayma eğiliminde bulunmadı. Aracımızda pek çok bu anlamda güvenlik önlemi de zaten var. Bunlardan en çok kullandığımız şerit takip ve çarpışma önleme sistemi. Bunun haricinde aracımızda 4 adet farklı sürüş modu bulunmaktadır. Bunlar Eco modu ekonomik yakıt sarfiyatı için stabil bir sürüş sağlarken, en çok test ederken kullandığım Comfort modunda ise araç daha çok süspansiyon sertliğini ve gaz tepkisini ayarlayarak kendini bulup ifade ediyor diyebiliriz.
Aracın bir diğer sürüş modu ise Off-Road seçeneği. Bu sürüş modunda VolvoXC40 aracın gaz tepkisini oldukça düşürmek sureti ile aracın 4 tekerine vermiş olduğu sürekli tam basınç, tork ve güç aktarması sayesinde ise araç oldukça düşük hızlar ile seyrederken size arazi şartlarında kalmamanız için 4 tekerden sürüşü torku ayarlayarak gücü yavaş bir biçimde lastiklere aktarmanızı düşük hızlı kullanımlarda sunuyor. Diğer bir seçenek olan Dinamik sürüş modunda; Gösterge paneli ve aracın iç aydınlatma sistemi değişerek kırmızı redline bir renk almakta. Bu sürüş modu tamamı ile dinamik şekilde seri kullanımlara uygun olarak aracın gaz tepkime süresini ve ivmelenmesini en aza indirerek size maksimum düzeyde bir hız kazanmanızı sağlamakta.
Son seçenek ise kisileştirilmiş sürüş modunda tüm bu ayarları siz kendimiz seçip yapmanıza olanak sağlanmış. Mevcut konumunuzu da görebileceğiniz Yeni XC40 ‘taki gösterge paneli hayranlık derecesinde çok iyi tasarlanarak navigasyon sisteminin bu anlamda ayrıca sesli olarak ta sunduğu sistemi size görsel olarakta yardımcı olmakta. Volvo XC40’ın bu anlamda ısıtmalı deri koltukları ise baldır desteği ile beraber çok lüks ve çok konforlu olmuş. Herhangi farklı bir Suv araçta şu ana kadar rastlamadığım kapı döşeme içleri koyumsu bir döşeme tüyüne sahip. Bu döşemeye dokunduğunuzda sizi bir koyun seviyormuşsunuz hissini uyandırıyor. Ve oldukça kaliteli. Bu çok hoş gerçekten. En sevdiğim bölüm. Ayrıca, yine kokpit tasarımında ön göğüsten başlayan metal parlak aksam ve geçiş tüm konsol da devam ederek iki kapı yanlarına kadar da uzanırken, aracın içine sportiflik ve ciddiyet kattığı kesin. Bu metal aksam akşamları karanlıkta iyi bir şekilde istediğiniz renkte sürüş modlarına göre aydınlanırken, göze hoş gözükmesi adına sol tarafta sürücü bölümünde ki ışık ayar tuşu ile kısabilirsiniz. VolvoXC40 aracımızda tek eksik F1 direksiyon vites pedalları olmuş olsa da, aslında yeni VolvoXC40 arasımızın özellikle yeni vites topuzuna baktığımızda oldukça ufak ergonomik ve kullanışlı bir yapıya sahip olduğunu, vitesleri pratik şekilde geçişleriniz için uygun bir kullanım sunduğunu, göze de çok hitap ettiğini söylemem lazım. Anahtardan açılan arka bagaj kapağını yine anahtar yardımı ile hiç bir şekilde el sürmeden kapatmanız farkı da rakiplerine göre var. Çift bölmeli klima sistemi gerçekten çok iyi ve dijital. Volvo XC40 ‘ın bir çok yerinde ufaklı tefekli oluşturulmuş, eşya koyma alanları da iyi tasarlanmış ve düşünülmüş. Kapı içlerinde ise oldukça geniş bir eşya koyma alanı var. Son olarak ise 2.0 litre dizel AWD 4 çeker sürüşe sahip bu aracın yakıt sarfiyatı inanılmaz derecede düşük seviyede. Ben daha önce bu kadar az yakan devamlı 4 çeker bir Suv’u görüp kullandığımı pek hatırlamasam da Renault ‘un yeni Kadjar modelini de bu anlamda az yakan Suv’lar arasında sayabilirim. XC40 bence rakibi olan Mazda CX-3’e görede kesinlikle alınarak tercih edilir. Daha fazla arka bagaj hacmi, güven ve seriliği bir arada sunan XC40 için söylenebilecek tek söz kusursuz olmuş.
