Yazı ve Fotoğraf: Umut Özgür Sunay
Yeni Mazda CX-5, Saat 19.50 bodrum havalimanından kalkan İstanbul uçağının içinde yazıyorum. Tam 32 saat öncesi Bodrum havalimanında öğle saatlerinde inmiştim. Havalimanı çıkışında ise Mazda’nın yeni Suv aracı CX-5 beni bekliyordu. Avrupa viyana lansmanı ardından Türkiye Mazda firması CX-5 lansmanı için Bodrum’u seçmişti. İşin bir diğer güzel tarafı da Bodrum Yalı’da Kempinski otelinde geçireceğimiz 24 saat’ten fazlası idi. Kapıda bekleyen CX-5’leri önce dışarıdan şöyle bir alıcı gözü ile hızlıca bakıp inceliyorum. Her şeyi yerli yerinde gözüküyor. Ama vakit kaybetmeden içine biniyor yola çıkmadan önce aracın iç özelliklerine de bir göz atıyorum. Otomatik şanzımanlı manuel kullanıma uygun vites yapısı, CX-5’in torpido kısmından sürücü tarafına doğru uzanan geniş ön göğüs kısmında oldukça kaliteli ve işlevsel malzeme kullanıldığı ilk bakışta anlaşılıyor. Hemen ortada navigasyon ekranı gözüme çarpıyor ve vitesin yanından kumanda edilen kontrol paneli. Direksiyonun sol tarafına doğru eğilip elektronik düğmelere de hızlıca bir göz atıyorum.. Nasıl olsa incelemek için daha sonra oldukça vaktim olacak. Hemen yola koyuluyorum ilk defa gideceğim Kempinski otelin yol güzergâhı Mazda yetkilileri tarafımdan aracımın içinde yer alıyor.
İlk defa 2-3 dakika içinde araca ısınıyorum. CX-5’i ilk gördüğümde ısınmamam için bir neden yoktu zaten. Gaz pedalına her dokunduğumda performansı yüksek bir motor sesi duyuyorum.. Ve ani tepkiler ile kısa hızlanmalar yapıyorum. Havalimanı parkından henüz çıkmadım bile. Ana yola çıktığımda ise aracı cruise kontrolde 90-100 km sabit hız ile kullanarak hemen benzinli 2,0 lt motor hacmine sahip bu motorun yakıt tüketimine önümdeki dijital ekrandan bakıyorum. 6.3, 5,0, 4,8 gibi yol durumuna göre tüketimi var. 10-15 dakika kullanımımdan sonra ortalama yakıt tüketiminin çokta fazla olmadığı dikkatimden kaçmıyor. Aracı havalimanından alıp çıkalı çok kısa bir süre olmasına rağmen aracın içinde kendimi çok rahat hissedip herhangi bir yabancılıkta çekmiyorum. Gelelim virajlı dar çakıllı bozuk yollara Kempinski otelin bu şekilde bir tali yolu var oldukça da uzun aslında fakat tam benlik ve CX-5’te bu yollarda test için çok yakışıyor. Sağa ve sola ani kıvrımlar tepe aşmaları eğim inişleri engebelerden atlamalar derken sonunda konaklama yapacağım otelimize geliyorum.
Saat 19.00’daki Mazda basın lansmanı toplantısına kadar epeyce bir vaktim var. Denize ve havuza girerek otelin tadını çıkartacağım bu süre zarfında Mazda yetkileri her konuda organizasyon yapısında desteklerini üzerimizde hissettiriyorlar. Buda kendimiz vip konuk hissetmemizde en önemli etken tabii ki.. Öğle yemeği esnasında Mazda Türkiye Satış Müdürü ve Onno Usta ile CX-5 hakkında uzun uzuca bir sohbet yapıyoruz. Meğerse araç dışarıdan göründüğü gibi kalbinde de (motorunda da) daha önce hiç kullanılmamış ve dünyada bir ilk olan teknoloji yeniliği yattığını öğreniyorum. Onno Usta daha önce Mazda CX-5’in motor ve teknolojisi üzerine Mayerko’ da özel ders gördüğü için CX-5’in yeni motoru hakkında birçok bilgiye sahip. Bu bilgileri eksiksiz bir şekilde bizimle de paylaşıyor. CX-5’in ikinci nesil yeni Sky Activ motorunu da en güzel Onno Usta anlatır tabii ki.. Dinlenmek için odama çıktığımda manzaraya bakmadan önce odanın içi büyülüyor resmen. Tasarımı ve kullanılan her şey mükemmel denilecek kadar iyi Kempinski’ ye de bu yakışır tabii ki.. Balkona çıktığımda ise mükemmel ege denizi manzarası, havuzun görünen bir kısmı ile yeşillik ağaçlar temiz havası ve doğa karşılıyor beni. Akşam saat 19.00 sularında Mazda Türkiye Genel Müdürü Sn. Nurkan Yurdakul katılımı ile basın toplantısına başlıyoruz. Nurkan bey CX-5 hakkında henüz bilmediğimiz gerekli bilgiler ile geniş kapsamlı olarak bizleri aydınlatmaya başlıyor. Bende bu bilgileri aldığım notlarım sayesinde siz değerli okuyucularımız ile paylaşıyorum. Mazda tam yedi yıldır bu motor üzerinde çalışıyor. Skyactiv… İlk olarak 6 hafta içinde bu araç için tüm dünyadan 40.000 adetlik ön kaparolu bir sipariş alınmış. Tamamıyla yeni olan “Kodo – Hareketin Ruhu” tasarım temasını somut bir biçimde yansıtan ilk Mazda modeli. CX-5, markanın otomobil ve sürücü bütünlüğü anlamına gelen ve efsanevi MX-5 modelinden de bilinen “Jinba Ittai” felsefesine yaptığı vurgunun en gelişmiş halini simgelemekte. SKYACTIV’in yaratıcıları; birbiriyle çelişen amaçları çözüme kavuşturmuş ve müşterilere yeni bir değer düzeyi sunan bir dizi motor, şanzıman, gövde ve şasi üretmişler. Sürdürülebilir “Zoom-Zoom” felsefesinin en son sürümü olan bu araç, sürücünün tüm isteklerini yerine getirmekte ve tam olarak beklenildiği gibi tepki vermektedir. Özellikle emisyona bağlı vergilendirme yapan ülkelerde siparişler alınmaya başlandı. Rusya ilk etapta 5.000 adet aracı görmeden sipariş vermiş. Türkiye için ise bu alım tahmini 250 adet civarında olacak. CX-5’in rakiplerine göz attığımızda Toyota Rav4, Honda CRV, Ford Kuga, VW Tiguan ön plana çıksa da ilk izlenim motor seçeneği ve fiyat olarak CX-5 rakiplerine oranla çok daha fazla birçok özelliği ile albeniye sahip. Nurkan bey toplantı esnasında özelikle (J) segmentin de yer alan araçlarla ilgili de kısaca bilgi veriyor. (J) segmentinde 1,6 lt motor gücünün altındaki araçlar vergilendirme diliminde avantajları ile Türkiye’de daha çok satılıyor. 2.0 lt benzinli motoru ile CX-5 özellikle şerit değiştirme uyarı sistemi özelliği bu segmentte başka bir markada yer almıyor. Akıllı şehir içi fren desteği, herhangi bir şekilde şerit kaymasında kaymış olduğunuz tarafın hopörlerinden çıkan uyarı sesi, Kör noktalarda özellikle arka araçları izleme sistemi iki donanımda da standart olarak sunuluyor. CX-5’in, Reflex (4×2) başlangıç donanımı 89.000 TL’den başlıyor. İkinci olarak Power (4×4) modeli ise 110.000 TL’den başlamakta. Her iki modelinde benzinli ve 2,2 lt Sky-DI-Stop turbo diesel (147.000 – 161.000 TL) seçenekleri mevcut. Özellikle Power modelinde şerit değiştirme, uzun far kontrol sistemi ve 19 inç alaşımlı jantlar bulunuyor. Toplantıda son olarak ise sözü aramızda bulunan Teb Cetelem Türkiye Genel Müdürü Mr. Paul Milcent alıyor. Mazda finans sistemi Teb Cetelem ile özel bir anlaşma yaparak, Mazda modellerine sahip olmak isteyen müşterilere özel finans bütçeleri de sunmakta. Mazda’nın Türkiye’deki planlama ve gelişimine ortak olmak istediklerinden bahsediyor. “GROWIN WITH OUR CLIENTS” yani Müşterilerimiz ile büyümekteyiz. Mazda finans sayesinde 20.000 TL için %0 20 ay faizsiz ödeme yapabilirsiniz. “20.000 TL for 20 months at 0%” ve özellikle Mazda 3 diesel müşterilerine özel net 35.000 TL için %0 faizsiz sahip olabileceksiniz. Toplantımız sona erdiğinde gece Bodrum marinaya CX-5 araçları kullanarak akşam yemeği için gidiyoruz. Seçkin bir balıkçı restoranında hep birlikte yemeğimizi yedikten sonra Bodrum’un sezon tam açılmadan önceki havasından kokusundan faydalanmış oluyoruz. Bu sıralarda Bodrum’a gelmek gerekiyor muş demek ki. Bir ara geçerken gözüm Küba bara takılıyor. Seçkin konuklar ve misafirler eğleniyorlar. Oldukça güzel ve çekici gözüküyor. 80 yaşında 33 yıldır Bodrum’da çiçek satarak hayatını devam ettiren Anne’mizle olan özel sohbetimi de unutmamak lazım.
Ertesi gün erken saatlerde Kempinski otelin seçkin kahvaltı menüsünden faydalandıktan hemen sonra kapıdaki CX-5’lerden birini alıp kendimi Bodrum’a doğru vuruyorum. Önce Bodrum merkez, sonra gümbet değirmenlerin orada muhteşem sayılabilecek fotoğraflarımı çekiyorum. Konu ve bütünlük resmen harika… Hemen aşağıda gümbet’te teknelerin yanına inip orada da güzel yakışan fotoğraflar çekebiliyorum. Sonrasında Bitez’e doğru devam ediyorum. Daha önce geldiğimde hiç bu kadar temiz ve net gözükmüyordu…Yukarılara çıkıp aşağılara iniyorum. Ortakent Yahşi’ye geldim bile… Ama oda ne telefon geliyor. Arayan Hülya Hanım Mazda’nın Pr direktörü. Vakit nasılda geçmiş. Sırada bekleyenler var zamanımız kısıtlı dedikten sonra… Neyse kısmet değilmiş yazımı ve çekimi istemediğim halde bu kadarı da yeter deyip yarıda kesiyorum ve otelin dönüş yolunu tutuyorum. Yolda ise bir diğer araçta Murat Çarpışantürk arkadaşım var. Anayoldan tali yola ayrıldığımızda araçtaki telsizler yardımı ile iletişim kuruyoruz. O da benim gibi otele dönüyor… Tamam, aracın performansını deneyelim o zaman. Murat ile peş peşe dinamik seri ama kontrollü olarak manuel viteslerde kullanıyoruz CX-5’leri. Ayağımız sonuna kadar gaz pedalında virajlar kavislerin üzerinden atlarken Murat’ın önce ön sağ sonra arka lastiğinin yerden kesilerek geçtiğini görüyorum. Fakat kuvvetli pilotajlarımız araçları yolda tutmaya yetiyor. Performansı kesmeden rahat bir şekilde Kempinski ‘ye kadar zevkli ve tatmin olmuş bir biçimde gidiyoruz. Tali ve virajlı keskin bozuk yolda CX-5’in hakkını veriyoruz.
Sonrasında mı? Deniz kenarında okkalı bir Türk kahvesi tabii ki…
