Test Sürüşü: Ford Puma STLine 1.0L EcoBoost 155PS

®
Çok Okunanlar

Yeni Renault Duster Türkiye’de Satışa Sunuldu…

“Renault Uluslararası Oyun Planı 2027” kapsamında, Türkiye'yi hem Avrupa pazarı hem de uluslararası ihracatta merkez haline getirmeyi amaçlayan en...

“Elektrikli Araçlarda Rüzgârı Tüketici Belirliyor”

Otomotiv endüstrisi hem globalde hem de ülkemizde son 5 yılda baş döndürücü gelişmelere sahne oldu. Çip, ham madde, lojistik...

Batarya maliyetleri 15 yıldan kısa bir sürede yüzde 90 geriledi

Londra Uluslararası Enerji Ajansının (IEA) Bataryalar ve Güvenli Enerji Dönüşümleri Özel Raporu'na göre, düşen maliyetler, inovasyondaki ilerleme ve destekleyici endüstriyel...

Yamaha MT-09 ve XMAX 300 Modelleri

Kurulduğu 1955 yılından bu yana müşterilerine, Japonca’da kuvvetli tatmin ve heyecanı ifade eden “KANDO” deneyimini sunan, dünyanın önde gelen...

Test Sürüşü: Özgür Sunay

ASİLLİK PUMA’DAN GELİYOR…

SUV’un sportif enerjisini, kompakt şehir otomobilinin dinamik boyutlarını ve premium bir otomobilin rafine şıklığını buluşturan Ford Puma, Ford markasının bugüne kadar satılan en iddialı modelleri arasında. Puma başlangıçta 90’ların sonlarında küçük bir coupé ve aynı zamanda çok iyi bir otomobil olma özelliğine sahipti. Boyut ve fiyat açısından en yakın rakipleri Nissan Juke ,  Skoda Kamiq ,  Volkswagen T-Roc , Volkswagen Taigo, Renault Captur bakıldığında Ford Puma hafif hibrit motor teknolojisine sahip.  Ford Puma 1.0L EcoBoost Hibrit (Benzinli) bir motora sahip. Tam olarak 155 beygir güç üretiyor. 0-100 km/h (sn) hızlanmasını 9 saniyede tamamlıyor. 4.207m hatırı sayılı bir uzunluğa da sahip. Peki Ford Puma’nın asıl ve gerçek özelliği sadece bunlarda ölçülebilir mi? Yani Puma adından da anlaşılacağı gibi farklı bir gen ve asıl sorulması gereken özellikleri dış tasarımının yanı sıra içinde mi saklıyor? Tüm bunlara baktığımızda Puma’nın kompakt bir Crossover tasarıma sahip ve dışarıdan muhteşem gözüken hatları olduğunu görüyoruz. Evet, Puma yıllar sonra karşımıza bir Suv olarak çıkıyor ve dışarından bakıldığında oldukça iyi bir tasarımı Puma’yı farklı kılmayı başardı.

Puma’nın tasarımı Ford’un gelmiş geçmiş en iyi tasarımlarından biri diyebiliriz. Aracın önüne baktığımızda doğu Alman hatları, Amerikan rüyasından uzakta spor bir made in germany havasında. Buna iddialı oldu derseniz eve bence de biraz öyle oldu aracın arkasına bir göz atalım; cidd bir Puma yazısı ve bir o kadar sportif arka taraf oldukça çıkık “puma” nesli tükenmiş safkan 90’lı yılların sonlarında üretilen 1997 spor coupe bir otomobilden ne farkı var? ; Arka taraf her zaman olduğu gibi yine çıkık. O zamanlarda araca yandan bakıldığında ve şimdide baktığımızda Puma her zaman atlayacak gibi duran bir tasarıma sahip, ayakları yere sağlam basan. Puma her zaman atlayacak gidecek enerjik bir tasarıma sahip oldu. O yüzden şimdi de iyi bir kompakt SUV oldu. Artık tüm özellikleri geçmişinde saklı olan safkan bir Spor Coupe ama Sportif bir Suv.

1.7 litre 16V (125 beygir)  sahip içten yanmalı motoru o yıllarda 0-100km hızlanmasını tam olarak 9.2 saniyede tamamlıyordu. Şu anda test  sürüşünü yaptığımız Ford Puma ise yine aynı şekilde 1.0 litre benzinli motoru  0-100km hızlanmasını tam olarak 9 saniyede tamamlıyor.

Ford Puma’nın içine baktığımızda oldukça rahat ergonomik yapıda sürücü koltuğu ve koltukları dikkat çekiyor. Koltukların oturuş pozisyonu ve ayarlanması çok iyi. Sizi yormuyor. Rahat bir kullanım ve konfor Puma’ya yakışıyor. Yine Puma’nın en önemli özelliklerinden bir diğeri yarım ay şeklinde kırmızı geçişli dikişleri olan 3 kollu sportif direksiyon yapısı Puma’nın sürüşteki en önemli özelliklerinden biri.

Puma’nın içinde oldukça iyi ve yüksek kaliteli malzemeler kullanılırken son derece iyi müzik hoparlör sistemine sahip. Aracın pek çok yerinde usb çıkışları yer alıyor. Puma şu zamana kadar gördüğümüz en büyük ve geniş yükleme alanına sahip ufak sportif Suv araçlardan. Arka bagaj kullanım anlamında bu şekilde koltuklarda tam olarak yatırıldığında çok geniş bir yükleme alanı size sunmakta.

Tabi ki kullandığımız test aracımız bir Puma STLine donanım özelliklerine sahip. Aracın kapı içlerinde çamurluklarda ve çeşitli yerlerinde bu logoları görebilirsiniz.

Puma’nın üzerinde Continental marka EcoContact6 model 215/50 R/18 lastikleri yer alıyor. Bu lastiklerin ölçüsü ve lastik yanak kalınlığı da Puma ile çok uyumlu olduğundan özellikle bozuk yollarda ve kavislerde herhangi bir şekilde aracın jantını çarpma v.b. olumsuz koşullar ile karşılaşmadık.

Puma’nın belki de kalbi sürüş performans ve koşullarından bahsedecek olduğumuz da burada Puma’ya aşık olabilme nedenleriniz kullandıkça ortaya ve gün yüzüne gün geçtikçe çıkmaya başlıyor. Her kullandığınızda farklı zevkler alabilirsiniz.

Aracı niye bu kadar tuttuğumu anlayacak ve belki de bana bu konuda hak bile verebilirsiniz.

Bu zamana kadar Ford modelleri içerisinde motor, performans, şasi ve daha bir çok koşulları ile en iyi alt yapı Puma’da bir araya gelmiş.

1.0 litreye sahip motoru ilk kalkış ve hızlanmalarda oldukça hızlı ve seri bir kullanım sunuyor. Puma’nın diğer Ford modellerinde de olduğu üzere farklı sürüş modları ile Normal, ECO, Spor, Kaygan Zemin ve Arazi olmak üzere beş farklı mod barındırıyor. 12.3” dijital gösterge ekranında görüntülenen önemli bilgiler, seçmiş olduğunuz sürüş moduna göre özgün renk temaları arasında geçiş yapma özelliğine de sahip. Puma’yı normal ve spor modda kullandığınızda aracın sürüş dinamiklerini oldukça iyi hissetmenizi de sağlıyor. Özellikle belirtmem gerekir ise, Puma’nın muhteşem bir ağırlık denge merkezi bulunuyor. Sürüş ve kullanımlar da gerek alçak hızlarda gerek ise yüksek hızlanmalarda Puma’nın alt şasi ve sert karoser yapısı ile beraber dingil ve aks açıklıklarında çok iyi bir şekilde ayarlanması Puma’nın eşsiz bir yol tutuşuna sahip olmasını sağlıyor. Yol test sürüşlerimiz esnasında bu konuda en başarılı olunan taraf Puma’nın hassas denge kontrol sistemi ve istenilen sürat ile virajlara girip çıkabilmemiz oldu. Sadece virajlı yollarda sınırlı bir şekilde kalmayıp, normal yol güzergahlarında ise oldukça iyi yol tutuşu, fren hassasiyeti ve Puma’nın mühendislik tasarım yapısı  ile de muhteşem bir denge yol kontrolü araç size sunuyor.

İşte “PUMA” adını asıl hak eden gerek enerjik hatları ve görünümü gerekse de çok iyi bir yol tutuşa sahip alt yapısı ve aracın iyi ayarlanmış denge-ağırlık yapısı sayesinde F1 direksiyon vitesleri ile de yapmış olduğumuz sportif ve performansa dayalı tüm yol koşullarında güvenli bir şekilde ön – arka kaymasız araç yolda yapışarak tutunmayı başarıyor. Bu Puma’nın en önemli derecede yol sürüş kullanım özelliği. Bir Puma olmayı hak eden Suv olarak karşımızda.

Aracın iç yalıtımı ve sessizliği de bu konuda gerçek anlamda bir ayrışma yaşıyor. Puma’da yer alan  48 volt hibrit elektrikli güç aktarma sistemi, üç silindirli ve düşük sürtünmeli motor ile elektrik torkunu kusursuz bir şekilde entegre ederek 155 PS’e (114kw) kadar güç sunuyor. Stabil ve ekonomik sürüş koşullarında aracın 1. silindiri devre dışı kalarak yakıt tüketimine ek avantaj sağlarken, egzoz emisyonlarını düşürmeye yardımcı oluyor. Hibrit teknolojisi, standart alternatör yerine kayış tahrikli entegre marş jeneratöründen (BISG) yararlanıyor. Aynı zamanda motor işlevi gören BISG, daha akıcı ve canlı bir sürüş deneyimi yaşatmak amacıyla özellikle düşük hızlarda daha çevik ve dinamik performans sunmak için batarya gücünü kullanıyor. Rejeneratif frenleme (Kinetik enerjiyi elektrik enerjisine dönüştüren), araç yavaşlarken kaybedilen enerjiyi geri kazanıyor ve hızlandıkça takviye sağlamak için kullanıyor. Ayrıca emisyonu düşürürken performansı ve verimliliği artırmaya yardımcı oluyor.

Ayrıca, Puma’nın güvenliğine yönelik ve ayrıntıları arasında yer alan; Adaptif Hız Kontrol Sistemi seyir hızınızı ve mesafenizi önünüzdeki araca göre otomatik olarak ayarlarken, Trafik Levhası Tanıma Sistemi hız tabelalarını algılayarak değişen limitlere karşı sizi uyarıyor.  Acil Durum Manevra Destek Sistemi, çarpışmaları önlerken etkisinin azaltılmasına yardımcı oluyor. Radar ve bir kamera içeren sistem, önünüzdeki yavaş giden ve duran araçları algılıyor ve direksiyon yardımı sağlayarak çarpışma riski yaratan araçtan kaçınmanıza yardımcı olur. Bu teknoloji, çarpışmayı önlemek için yeterli fren mesafesinin bulunmadığı ve kaçınmak için aksiyon alamadığınız durumlarda devreye giriyor.

Puma’nın bagajındaki asıl akıllı özellik, yenilikçi MegaBox bölmesi sayesinde, Kullanıcı gereksinimlerini karşılamak için geliştirilen Ford MegaBox ile iki golf çantasını dik konumda rahatça barındırabilen derin ve çok yönlü bir depolama alanı ortaya çıkıyor. Bu ek depolama alanı 763 mm genişliğinde, 752 mm uzunluğunda ve 305 mm yüksekliğinde olmak üzere 80 litrelik bir alanı sunmanın yanı sıra tahliye tapası da içeriyor. Aktif bir yaşam sürüyorsanız, MegaBox bu özellikleriyle ıslak botlar ya da çamurlu spor kıyafetleri için ideal saklama alanı sunarken standart boy golf çantası gibi daha uzun eşyaları dik olarak taşıyabilmeni mümkün kılan ilave hacimi yaratıyor.

Park alanlarında giriş veya çıkış manevrası yaparken yardımcı olan geniş açılı geri görüş kamerası, geri vitese geçildiğinde devreye giriyor. Sağ ve sol tarafın net görülmesini sağlarken SYNC ekranınıza aracın arkasından yaklaşık 180 derecelik bir görünümü yansıtıyor.

Çarpışma Önleme Yardımcısı, yaya algılama özelliğiyle karanlıkta bile diğer araçlara ve yayalara yakınlığı takip ederken, Bir çarpışma olasılığı algıladığında sesli ve görsel uyarılarla ikaz ediyor. Gerektiğinde, sistem fren tepkisini geliştirmek için frenlere ön hazırlık ya da sizin yerinize fren yapabiliyor. Ford Puma 699.600 TL başlangıç fiyatı ile.

Son Haberler

Volvo Car Turkey’de Pazarlama Direktörlüğü’ne Yeni Atama

Kurulduğundan bu yana teknolojisini geliştirirken her zaman insanı odağına alan İsveçli otomobil üreticisi Volvo Cars’ın Türkiye operasyonunda üst düzey...

Diğer Haberler