OPEC+, daha yüksek fiyat artışları durumunda devreye girebilir

®
Çok Okunanlar

Paris’te gerçekleştirilecek olan VivaTech Fuar’ında sergilenecek

PEUGEOT, 20 yıldır sanal gerçekliği daha hızlı ve daha etkili şekilde yenilikçi çözümler üretmek için kullanıyor. Yenilikçi ve modern...

Lexus LBX, çevre dostu özellikleriyle de öne çıkıyor

Lüks ve performansı bir arada sunmayı hedefleyen markanın premium SUV segmentindeki yeni ürünü LBX, İstanbul'un tarihi semti Akaretler'deki kurulan...

Ford Otosan, üretim ve ihracatta liderliğini sürdürdü

Ford Otosan, Hyundai Assan ve Anadolu Isuzu'nun üretim tesislerine ev sahipliği yapan Kocaeli, ocak-mart döneminde Türk otomotiv sektörünün üretim...

Tırmanma Sırası Kocaeli Kartepe’de…

Kocaeli Büyükşehir Belediyesi desteğiyle Kocaeli Otomobil Spor Kulübü tarafından düzenlenen ve AVIS 2024 Türkiye Tırmanma Şampiyonası ikinci ayağı olan...

Petrol fiyatlarının, İran-İsrail geriliminin yol açtığı arz endişeleri nedeniyle yılın en yüksek seviyelerini gördükten sonra jeopolitik riskler nedeniyle yakın vadede önemli oynaklıklar göstereceği tahmin ediliyor.

İran ile İsrail arasındaki gerilim, Tahran’ın İsrail’in 1 Nisan’da Şam’daki İran Büyükelçiliği’ne düzenlediği saldırıya misilleme olarak İsrail’e yönelik şaşırtıcı doğrudan insansız hava aracı ve füze saldırılarının ardından Cumartesi günü yoğunlaştı.

Dünya petrol kaynaklarının çoğuna ev sahipliği yapan Orta Doğu’da artan gerilim, küresel petrol arzının kesintiye uğrayacağı ve petrol fiyatlarının yükseleceği endişelerini artırdı.

Bu korkular nedeniyle, Uluslararası gösterge Brent ham petrolünün fiyatı, Tahran’ın hamlesi öncesinde 12 Nisan’da varil başına 92 doları aşmıştı. Bu fiyat, İran’ın İsrail’e karşı misilleme saldırısı başlatacağı beklentilerinin ortasında, Amerikan gösterge West Texas Intermediate (WTI) ham petrolünün varili 87,67 dolara ulaştığı için Ekim 2023’ten bu yana en yüksek seviye oldu.

Ancak saldırının ardından İran’ın 14 Nisan’da askeri operasyonun başarılı olduğu ve bir daha saldırı olmayacağı yönündeki açıklaması, sınırlı da olsa risk algısının hafiflemesine yardımcı oldu. Bu durum, ilk işlem gününde petrol fiyatları üzerindeki yukarı yönlü baskının bir miktar hafiflemesine yardımcı oldu.

Tel Aviv’in Tahran’ın misilleme saldırısına nasıl ve ne zaman yanıt vereceği tartışmaları devam ederken, petrol fiyatları hafta boyunca dalgalı bir seyir izledi.

Fiyatlar, Cuma sabahı İsrail’in İran’a saldırı başlattığı haberiyle yükseldikten sonra gün içindeki kazancının çoğunu geri vermişti.

Brent petrolün varil fiyatı, haftanın ilk işlem gününde 91,05 dolara kadar yükseldikten sonra Perşembe günü 86,09 dolara kadar geriledi. WTI ham petrolün varili hafta boyunca 81,56 ile 86,28 dolar arasında seyretti.

– Jeopolitik risk priminin istikrarlı bir şekilde düşmesi bekleniyor

Norveç merkezli danışmanlık şirketi Rystad Energy’nin kıdemli başkan yardımcısı Jorge Leon’a göre, jeopolitik gerilimler petrol piyasası için önemli bir risk faktörü olmaya devam ediyor.

Leon, İsrail’in İran’a saldırdığı haberi üzerine petrol fiyatlarının keskin bir şekilde arttığını ve daha sonra daha da düştüğünü söyledi.

“Bunun geçici bir darbe mi yoksa İran ile İsrail arasındaki çatışmada yeni bir tırmanışın başlangıcı mı olduğunu değerlendirmek zor olsa da, ilk piyasa tepkisi ilkinin daha muhtemel olduğunu gösteriyor.”

İki ülke arasındaki gerilimi tırmandırmama senaryosunun en olası senaryo olduğunu da sözlerine ekleyen Leon, bunun İsrail’in Cuma günkü saldırısında olduğu gibi taraflar arasında kalibre edilmiş saldırıları içereceğini ima etti.

“Kesin olan bir şey varsa, o da jeopolitiğin önümüzdeki günlerde ve haftalarda petrol piyasasında daha da büyük bir rol oynayacağıdır. Bu nedenle, piyasa yakın gelecekte önemli bir oynaklık bekleyebilir – Cuma günkü saldırı buna bir örnektir” dedi.

“Rystad Energy, Brent’in Nisan ayı için ‘gerçeğe uygun değerinin’ tamamen arz ve talep temellerine dayalı olarak varil başına 83 doların biraz altında olduğunu hesaplıyor. Bu, mevcut jeopolitik risk priminin varil başına 5 ila 6 dolar civarında olduğu anlamına geliyor.”

Leon, “Orta Doğu’daki çatışmalarda önemli bir tırmanış olmaması durumunda, jeopolitik risk priminin istikrar kazanacağına ve kademeli olarak azalacağına inandığımızı yineliyoruz” dedi.

Leon’a göre bu iddianın iki nedeni var, birincisi OPEC+’nın günde 7 milyon varile yakın eşi görülmemiş büyüklükte bir yedek kapasiteye sahip olması, ikincisi ise birkaç hafta sonra, fiili arz kesintilerinin yokluğunda jeopolitik yorgunluğun rol oynamaya başlaması.

– OPEC+, daha yüksek fiyat artışları durumunda devreye girebilir

Londra merkezli bağımsız bir petrol piyasası analisti olan Gaurav Sharma, Orta Doğu’daki gerilimler azalana kadar petrol fiyatlarının kısa vadede mevcut 6 ayın en yüksek seviyelerinde yüksek kalmasının muhtemel olduğunu söyledi.

Bölgedeki son gelişmelere işaret ederek, “Bu hızlı hareket eden bir durum ama İsrail’in eyleminin kapsamı sınırlı, bir saldırıdan çok bir uyarı gibi görünüyor. İran da bunu küçümsüyor. Bir tırmanış olmadığı sürece petrol fiyatları son dönemde seyredecek” dedi. Sharma dedi.

Sharma’ya göre, petrol piyasasındaki risk primi eskisi gibi değil.

“Bu, ABD, Brezilya, Kanada ve Norveç’ten gelen piyasadaki sağlıklı OPEC dışı petrole ve Guyana gibi daha yeni ihracatçılara bağlı. Bu nedenle, İsrail’in İran’ın topraklarına yönelik balistik füze ve insansız hava aracı saldırılarına aynı şekilde yanıt vermesi durumunda, Brent petrol vadeli işlemlerinin varil başına 85-95 dolar arasında salındığını göreceksiniz” dedi.

Ayrıca, Orta Doğu’da büyük bir tırmanış olursa, OPEC+’nın 100 doların üzerinde çok yüksek fiyatlar istemediği için gönüllü petrol üretim kesintilerini bırakacağını söyledi.

Sharma, jeopolitik gerilimlerin devam etmesi halinde piyasadaki yedek üretim kapasitesinin kullanılacağını söyledi.

Duygu Alhan ve Firdevs Yüksel

Son Haberler

Mercedes-Benz’in 210 milyon TL’lik yatırım

Mercedes-Benz Otomotiv, Gebze’de kurduğu ve tüm Türkiye’deki acentelere parça tedariği sağlayacağı yeni Parça Lojistik Merkezi’nin açılışını gerçekleştirdi. 15 bin...

Diğer Haberler