Audi e-tron prototipi, markanın ürettiği ilk tümüyle elektrikli modelin bir ön izlemesi niteliğinde. Otomobilin kamuflaj desenli dış görünümünün ötesinde ise, Audi’nin lüks sınıf modellerine eşdeğer bir bagaj hacmine ve beş kişinin rahatça sığabileceği bir iç mekana sahip, sportif yönüyle dikkat çeken, premium bir SUV yatıyor. Uzun mesafe yolculuklara uygun menzil ve gelişmiş şarj seçenekleri sayesinde, müşterileri otomobilin performansından ödün vermeyen, tümüyle elektrikli bir sürüş bekliyor. Audi e-tron’un seri üretim versiyonları, azami 150 kW kapasitesine sahip hızlı şarj istasyonlarında şarj edilecek. SUV’nin yolculuğuna devam edecek güce ulaşması için ise 30 dakika şarj olması yeterli. quattro, dört tekerlekten çekiş sistemini de yeni bir çağa taşıyan prototip, her zemin tipinde güçlü bir performans sunuyor.
Bu ilk tümüyle elektrikli modelin şirketin geleceği için bir kilometre taşı niteliği taşıdığını belirten Audi AG Yönetim Kurulu Başkanı Rupert Stadler, “Dört kapılı Gran Turismo, Audi e-tron Sportback konseptinin seri üretim versiyonu ve bu sportif SUV’yi takip edecek yeni bir kompakt ile 2020 yılına dek ürün gamımıza üç adet tümüyle elektrikli otomobil eklenecek. 2025 yılına kadar ise tüm segmentler ve konseptler genelinde 20’nin üzerinde elektrikli ve hibrit model piyasaya süreceğiz” şeklinde konuştu.
4 kıtada 5 milyon kilometrenin üzerinde test sürüşü
Audi’nin elektrikli SUV’u, yıl sonunda gerçekleşecek lansmanından önce, dört kıtada test edilecek. İskandinavya soğuğundan Afrika’nın sıcaklarına, Asya’daki yüksek rakımlı bölgelerden Nürburgring pistine, Çin’in kalabalık şehirlerinin sıkışık trafiğinden Amerika’daki otoyollara dek, bu elektrikli SUV’nin çok yönlülüğünü en zorlu koşullar altında gerçekleştirilecek amansız testlerde kanıtlaması gerekiyor.
Testlerde kullanılacak yaklaşık 250 Audi e-tron prototipi, toplamda 85.000 saat sürüş ile 5 milyon kilometre, yani dünyanın çevresinde 125 kez dönmeye eşdeğer bir mesafe kat edecek